BU BÜYÜKLERE BİR MASLALDIR. (yeni)
Bilge bir adam yola çıkmış şöyel bir insanları görmek istemiş. Bakmış bir meydanda yüksekçe bir gübre yığınının üstüne bir adam çımış; altında bir sürü adem ona biat etmiş, yönü ona ibadet ediyor. ‘Yat! ’ diyor yatıyorlar; ‘Kalk! ’ diyor, insanlar da sürü halinde kalkıyor. Kimseden kuru kuruya niye yatalım, niye kalkalım deyip bir sorgulayan yok.. Kimsi ‘vatan’, kimisi de ‘İslam sizinle gurur duyuyor! ’ diye, zıplayıp çığırışıp duruyorlar. Bir süre söylenenleri dinlemiş ama ama ne söyleyenin söylediğine bir anlam verebilmiş, ne dinleyenin alkışından bir şey anlamış. Yoluna devam etmiş.
Bir süre sonra ulu bir ağaca rastlamış. Öyle büyük bir ağaç ki Gövdesinde kaç sevdanın, kaç kavganın izi, kaç ihanetin yarası var; kim bilir kaç yıllıktır diye düşünmüş.
Ama yanına yaklaşınca şaşırmış. Ağaçtan öyle pis kokular geliyor ki.. burnunun direği kopacak. Adam olana dayanılacak gibi değil.
Yaylada bir seherin serinliğinde
Avcıdan yarasını gizlercesine
Çığlıgını gömerek devrildiginde
Vuruldu ciger parem kanlar içinde



