Bitti gün
Ama doğmadı güneş.
Soldu gül,
Olmadan nevres.
Bakılmadan bir kez
O mai dağıldı.
Yeşermeden yapraklar toprağa karıldı.
Heyhat, işte sarıldı etrafımız.
Yalnız ben ve küçük bir kız.
Bir an sorar oldu,"Amma karaymış mürekkebin,
Hiç mi yoktur senin boyan,
Ya da merhametin?"
-Aslını ben de bilmem bu akıbetin
Lakin farz olmuşsa birkaç tümce vesair
Birazını daha akıtalım
Bu karanlık lekenin-
Benim de vardı elbet evvelce boyalarım
Daha güzeli var diye, ol hepsini kararım
Kapkaralar kazırım, karanlıklar yazarım.
O gün bugündür ben hep, senin anlayacağın.
Bir hamle kandırdım derken şu körpe acuzeyi
Başladı yine o masum tiz, o cesur telafat
"Öyle olsa alırdın benim kalemlerimi,
Fakat hoş bellemişsin karanlığı mükafat".
Dedim el aman çocuk, tamam senin fütuhhat
Yalnız anlat sırrını bu mahsur bilmecenin
Eğer istediğinse bu denli bir esarat
Söz bu zifir kılıncı ayağına sereceğim
...
Bitti gün.
Sönmedi güneş.
Oldu gül, o ne rayihaydı!
Yalnız sustu çocuk,
Ve bulutlar dağıldı.
Yeşermeden bir umut daha
Toprağa karıldı.
Kayıt Tarihi : 25.5.2025 02:32:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!