Eller hesap yaparken,ulaşmak için aya,
Kırk sekizin güzünde,teşrif ettik dünyaya.
Benden önceki üçü,okula giderlerdi,
Anam benden usanır, ahhh sen de gitsen derdi.
Sene bindokuzyüz elli beş, aylardan Ocak,(1)
Toybuk köyü okulu bize de açtı kucak.
Hepsi okula gider,aynı evden dört çocuk,
Ne ayakta lastik var,ne de sırtında gocuk.
Sabah kahvaltımız,tahrana çorbasıydı,
Çoğumuzun defteri,çimento torbasıydı.
Cillet ile açardık,yoktu kalem açacak,
Okulumuz eskiydi,ha uçtu, ha uçacak.
Ne bilgisayar vardı,ne de Fen dolabımız,
Hiçbir zaman olmadı,acar bir kitabımız.
Çok gürültü ederdik,sanki kilim dokurduk,
Beş sınıf bir arada,kütür kütür okurduk.
Radyo teyp bulamaz,biz söyler biz coşardık,
Bezden yapılmış topun,arkasından koşardık.
Bir sınıfta okurduk,toplam elli dört kişi,
Oyunda eş etmezdik,Ömer ile Memiş’i.
Saçımızı çok zaman makasla kestirirdik,
Bazen de Memmet Emmi'ye bir yumurta verirdik.
Kitap defter kırışır, makas ile düzlerdik,
Eğer bulabilirsek,gazeteyle yüzlerdik.
Mayıs ile beraber,yayla sezonu başlar,
Okul bitti sayardı,bazı arkadaşlar.
Okuldan hiç kaçmazdık,üç arkadaş bir de ben,
Bizlere kurs verirdi, o zaman ki öğretmen.
Babam kadar hakkın var,mürşidim canım benim,
Cennet mekan olasın,Abidin Öğretmenim.
Mümtaz derki; O günler gitsin geri gelmesin,
Günümüz çocukları,bizim gibi olmasın.
Mümtaz Lütfi Özsoy
Ocak-2007
(1) Okuma-yazmayı evde kendim öğrenince yıl ortasında okula kabul edildim.
Kayıt Tarihi : 31.5.2007 03:55:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!