Salon yine uzun ve duvarı maviydi
Televizyon koltuğun karşısında
Pencereler ısı geçmez bir parlaklıkta
Sehbanın üzerinde kuşkonmaz saksısı
Kapılar yarı açık duruyordu
Orta yerde camekanlı ikili bir kapı
Kimbilir kaç kişi senin zarif hallerini sevdi
Kaç kişi güzelliğini sevdi
Belki gerçek aşkla; belki değil
Ama bir tek kişi seni sevdi.
Bir tek kişi değişen yüzündeki hüznü sevdi.
Devamını Oku
Kaç kişi güzelliğini sevdi
Belki gerçek aşkla; belki değil
Ama bir tek kişi seni sevdi.
Bir tek kişi değişen yüzündeki hüznü sevdi.