Ne gül kokusu kalmış, ne de bülbül figânı,
Bahçede kurumuş gül, acep nerde bağbanı?
Târumar olmuş gülşen, dökülmüş hep yapraklar,
Esmiş yel, heder etmiş, kırmış ince fidanı...
Hıçkırıklı dallara sonbahar sisi inmiş,
Kuytu, loş saçaklara dertli serçeler sinmiş,
içimde bir merak
öyle bir merakki
ölümümden bir ay sonra
bir güncük yaşamak
ve
dostu düşmanı
Devamını Oku
öyle bir merakki
ölümümden bir ay sonra
bir güncük yaşamak
ve
dostu düşmanı



