Yeniden doğuyordu günyüzü, imkansızlıkların ilk günlerinde.
İki rayı çırılçıplak çarşafa sarıyorduk, son istasyonda..
Öylesine çıktığın bir yolculukta, en zor intiharın olacağım..
Ölümü gördüm kollarında.
Peki, günah dediğin neydi ki?
Tutup her kadını sana tamamlıyorum. Bir kez değil, iki kez..
Uzanıyoruz farklı bedenlere yavaş yavaş,
hiç boş kalmayan gecelerim hatırlatıyor seni bana.
Sen yağmurdan daha güzelsin, bana ihtiyacın yokken dilimde biraz adın..
Yeryüzünde bıraktığın hayal kırıklığının gürültülü izlerine yerleşiyordum.
Sesimle öpüyorum dudaklarını. Tanrı varsa eğer, bu sen olmalıydın..
Sesin ince bir ağıttır, bir kadını sevdiğim gibi..
Bu kent, bütün gün bir şiir. Senin için..
Bir fransız şarkısıdır şarap içtimiz gece. Biraz kadın olurum..
Tutamam. Ağlatırım, ağlarım, konuşurum, susmam.
Bazen çok susarım..
Kayıt Tarihi : 15.9.2012 18:07:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!