Bir Dönebilsem Geriye

Yürüsem şimdi yeniden
toprak da yürüse ardımdan,
ekin de yürüse,
buğday da dökülse,
başak da eğilse,
saman balyaları dizilse yeniden…

Bir dönebilsem geriye
babamın elinden tutup
su döksem tohumlara,
gübrelesek yeniden toprağı,
toplasak tüm meyveleri dalından,
çilli horoz ötse uzaktan,
tavukların peşinden koşsam…

Bir dönebilsem geriye
bahçeden kahkaha sesleri duyulsa
gülleri derse annem
vazoya koysa,
semaverin etrafında
bir Rumeli türküsü söyleseler

bamyaların dikenlerini
ellerinden ayıklasa babam,
amcam bir sigara tüttürse karşıdan,
Bir dönebilsem geriye
su fıskiyelerinin etrafında
çimlerde yürüsem…
Gece olsa
sonra
Üsküp’ün ışıkları yansa
ve karşısına geçip
bu şehri izlesem
cırcır böceklerinin eşliğinde…
Gün bu gündür,
destur deyip toparlansak keşke…