Uzun yolculuğun sonunda
şelalede yudumlarken kahveyi,
hafif bir sis sardı Ankara'yı.
Akşamın karanlığı çokmüştü üzerime,
beni gözlüyordu ay,
Sıcak dost elinin avuçlarında
sonbaharın sonunu yaşayan
Yağız atlar kişnedi, meşin kırbaç şakladı,
Bir dakika araba yerinde durakladı.
Neden sonra sarsıldı altımda demir yaylar,
Gözlerimin önünden geçti kervansaraylar...
Gidiyordum, gurbeti gönlümle duya duya,
Ulukışla yolundan Orta Anadolu'ya.
Devamını Oku
Bir dakika araba yerinde durakladı.
Neden sonra sarsıldı altımda demir yaylar,
Gözlerimin önünden geçti kervansaraylar...
Gidiyordum, gurbeti gönlümle duya duya,
Ulukışla yolundan Orta Anadolu'ya.