Dur
Tahmin edeyim
Elinde bir fincan çay,
tepende loş bir ışık
ve sıradanlığın verdiği hiçlik hissiyle yine ordasın.
Ve yine sıradan bir şeylerin yıl dönümü değil mi?
Geçmişe sızıyorsun,
gözlerini takvimlere kapatıp.
O ince sızıyı hissedebiliyorum.
Kendimize verdiğimiz sözleri bile tutamadık.
Hani onsuz,
ya da bunsuz,
öyle ya da böyle olsa
zaman geçmez diyorduk.
Belki de biz hayatı hiç anlamadık
ve bu yüzden
yalnızca bir acının özeti olabildi
alışkanlıklarımız.
Dur da tahmin edeyim.
Yüzünde istemediğin çizgiler.
Aklında hoş bir şıklık
ve sıradanlığın verdiği açlık ile yine istiyorsun.
Ve yine sıradan bir şeylerin yıl dönümü değil mi?
Hayallerle geçmişe sızıyorsun,
sana yapılan kahpeliği unutup.
O ağır sancıyı hissedebiliyorum.
Kendimize sorduğumuz sorulara bile cevap olamadık.
Hani merak ediyorduk.
İnsan
görmeden
dokunmadan
konuşmadan
sevebiliyor mu?
Belki de biz sevdayı da hiç anlamadık
ve bu yüzden
hep bir sancının ezberi gibi oldu
hayal kırıklıklarımız.
Kayıt Tarihi : 23.4.2009 04:05:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

İnsan
Görmeden
Dokunmadan
Konuşmadan
Sevebiliyor mu?
Beklide biz sevdayı da hiç anlamadık
Ve bu yüzden
Hep bir sancının ezberi gibi oldu
Hayal kırıklıklarımız
TÜM YORUMLAR (2)