Bir güzelden nice gönüller çeler
Çul geydirir çöl gezdirir bilmezsin
Kaşları yay kurar okları deler
Bahrî gibi göl gezdirir bilmezsin
Düşürür de bir sevdânın peşine
Göz yaşından tuz doldurur aşına
Vurulursun bir ceylânın kaşına
Dağ aşırır yol gezdirir bilmezsin
Ölçer biçer tartar darasına kor
Tuz bastırır bazen yarasına kor
Kıymet verir zülfün arasına kor
Kulağında gül gezdirir bilmezsin
Hayat verir dudağından söz ile
Hançer olur ecel gibi göz ile
Âşıkları bu âlemde sâz ile
Seyyah olup dil gezdirir bilmezsin
Göz olur da canlar yakar bakışlar
Söz olur da gönülleri nakışlar
Süzülür de hâlden hâle akışlar
Petek petek bal gezdirir bilmezsin
Varsa sensin yoksa sensin her ne var
Ene’l-aşk der dilim dara çekse yar
Can dilerse canan, ortaya koyar
Boyun veren kul gezdirir bilmezsin
Elde çerâğ karanlığa koşar da
Gönlünü gezdirir gurbet diyarda
Yaz demez kış demez bir dost arar da
Benizinde kül gezdirir bilmezsin
Su verirsin sanırsın güle gider
Ota, çöpe bilinmez yola gider
Sarpa vurur yokuşa bele gider
Dere tepe dal gezdirir bilmezsin
Kim ne alır bir bilinmez seherde
Mimden alır düşen Aliyle derde
Kum top olur emir gelince erde
Muhammedden hal gezdirir bilmezsin
Ağlar inler göz yaşıyla seherde
Mimden alır düşen Aliyle derde
Kum top olur emir gelince erde
Mustafa’dan hâl gezdirir bilmezsin
Kayıt Tarihi : 30.9.2025 09:30:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
29 Eylül 2025
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!