02.08.1999
Ayı görmüyorda yıldız arıyor
Uzayı var galaksiye gidiyor
Güneşin önünede balçık sıvıyor
Sıvanırmı sıvanmazmı bilmiyor
Bir güneştir çankırı'dan doğuyor
Nefsine yenilen onu görmüyor
Kulağı sagırdır sesin duymuyor
Irmak bulmuş deryasına gitmiyor
Çankırı dan dogar zaman güneşi
Zamanın kutbudur yoktur bir eşi
Yunus emre gibi ihvan kardeşi
Buğday isterlerde himmet istemez
Pişman oldu yunus geriye döndü
Hocam ben himmetin isterim dedi
Nasibin taptuga verildi dedi
Yunus dönmüş ihva dönermi bilmem
O yunustur gönlün hakka bağladı
Yatıp eşiğine yıllar ağladı
Taptuk emredende icazet aldı
İhvan icazetin alırmı bilmem
O yunustur köyden köye yürüdü
Dere tepe toz topraga büründü
Dergahına kırk yıl odun sürüdü
Acep ihvan öyle olurmu bilmem
O yunus ölmeden önce ölmüştü
Herkes onu yunus diye bilmişti
Zahir bedenine Allah girmişti
İhvan bunu idrak edermi bilmem
Yunus emre gibi aşıklar çoktur
İdrak edipte görenler yoktur
Herşey Allah verir yaşayan yoktur
İhvan buna iman edermi bilmem
Kırşehirde hacı bektaşi veli
Çevresinde dönüyordur müridi
Cömertdir fakirlere yemek verirdi
Onu örmek olan varmı bilemem
İrandan kaçan ona sığındılar
Kimileri ders aldı bağlandılar
Kimileri var adın kullandılar
Onlar bilmedi bizimkiler bilirmi bilmem
Hak teala velisine bildirdi
Velisinin hizmetini verdirdi
Kimisi kaldı kimi geri döndürdü
Bizim ihvan hizmet edermi bilmem
Ankarada hacı bayramı veli
Asker olmazdı onun müridi
Padişah göndermiş bir name geldi
Müridleri neden bilmedi onu bilmem
O mübarek zat o mübarek veli
Müridlerin birer birer denedi
Bizden olanlar cadıra girsin dedi
Taklitçi imiş onları bilmem
Mürşidini onlar hak bilmediler
Allah için nefsin vermediler
Köseyi aldı o veli gittiler
Biliyordu onları o bilmezden geldiler
O küçük köse şimdi Akşemseddin oldu
Yalvardı Allah'a temas kuruldu
Ondan sonra istanbul fetih oldu
Bunu böyle bilen varmı bilemem
Fatih sordu hocam bir tarih söyle
Şu gün şu saatte teslim olacak kefere
Aynı gün aynı saatte fetih nasib oldu bize
Buna böyle iman eden varmı bilmem
İstanbulun anahtarı verildi
Ayasofyada namaz kılındı
Eyüb el ensarinin kabri bulundu
Bana böyle iman eden varmı bilemem
Ensarı kiramın nuru görünür
O nurdurki ucu göge dikilir
Bulunduğu yere türbe yapılır
Bunu böyle bilen vamrı bilmem
Eyyüb el ensarinin şehri medine
O medine kucak açtı Muhammed'e
Misafir eyyüb el ensarinin evine
Bunu böyle bilen vamrı bilemem
Medine şehrinde ezan okunuyor
Bütün alemede oradan dağılır
Hak bilenlere bir koku yayılır
Hak bilmeyenler koku alırmı bilmem
Allah aynı Allah peygamber aynı
Kuran aynıdırda mürşidde aynı
Arada olan sadece amelin farklı
Aynı amel işleyen varmı bilmem
Günler aynı zaman aynı vakit
Nefsini verirsin yada bırak git
Bagışla efendim bize himmet et
Himmet verir vermez ben onu bilemem
Sultanımın kıymatini bilelim
Benlik dağınıda delip geçelim
Haksın deyip ona iman edelim
Mürşidine inanıp iman etmesen olmuyor
Şeriati yaşıyoruz geçelim
Hakikatin yollarına düşelim
Mürşidede sen bilirsin diyelim
Hak sın demeden olurmu bilmem
Buğday ister şeyhini hak bilmeyen
Yunus gibi pişman olup dönmeyen
Her halini mürşidinden bilmeyen
Bunlar kimden bilir ben onu bilmem
Cinlerin içinde ders alan var
Müslüman olan var olmayan var
Mürşid dede Allah ın tecellisi var
Kimi kınanır kim inanmaz bilemem
Aşık ömer sanada olur hakdır diyen
Yüzüne gülüpde ardından söven
Aklını kaçırmış delidir diyen
Kimler der kimler demez bilemem
Her halini mürşidinden bilmeyen şeriati geçememiş sayılır o hakikat b
ilemez
AŞIK ÖMER
Ömer Şahin 2Kayıt Tarihi : 17.3.2016 09:56:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!