Berrat kandilimiz kutlu olsun. Şiiri - Y ...

Nesibe Zeynep Yahşi
10

ŞİİR


1

TAKİPÇİ

Ah benim yaralı gönlüm. Ne çok ihtiyacın var şu kendini hapsettiğin kendi içinde kurup kendi kendinle oynadığın oyunda , kendi kendini yargılayıp kendi kendine ceza kestiğin mahkemeden özgürleşmeye…

Beraatini talep edip, kendine bu beraati vermeye.
Aziz yanlarına sarılıp büyümeye. Bağrına basıp kendini sevgiyle muhabbetle ağırlayıp muhabbetle uğurlamaya . eski hallerini hoş görüp yeni hallerinle hoş bulmaya.

İçimizde ve dışımızda kurduğumuz mahkemelerden çevremizi yargılayarak suçlu gördüğümüz, onları bunları cezalandırıp kendimizi de asıp kesip suçlu bulduğumuz bu mahkeme alanlarından özgürleşmek beraatlerini verip beraatlerimizi almak kolaylıkla nasip olsun. 🙏

Tamamını Oku
  • Cihat Şahin
    Cihat Şahin 24.02.2024 - 11:28

    İndirilen dinin menşei olan ve dini mevzularda hiç bir şeyin eksik bırakılmadığı ve de en güzel şekilde açıklandığı Kur'an'da Kadir gecesinden başka mübarek bir geceden bahis yoktur. Onun da hangi gece olduğunu Resulullah-s.a.v- bile bilmemektedir. Çünkü Allah, onu Ramazan ayının içine gizlemiştir. Onun içindir ki atalarımız "HER GECEYİ KADİR BİL...!" demişlerdir ki bunun manası, "onu senenin bilhassa da Ramazanın bütün günlerinde ararcasına davranıp, Allah'ın cümle gecelerinin ve günlerinin kadrini kıymetini bil!" demektir.

    Berat kandili ve öteki kandilleri ilk defa uydurup törenlerle kutlayanlar Fatimiler'dir. Onlar uydurmuş, ismini de Osmanlılar koymuştur. Yani bu kandil ihdas edip onu kutlama meselesi uydurulan din olan çakma İslam'dan başka ne Ayet de geçer, ne de sünnet-i Resulullahta vardır vesselam.
    Resulullah-s.a.v- bir hadislerinde, "SÖZLERİN EN GÜZELİ, ALLAH'IN SÖZÜDÜR (KUR'AN'DIR). YOLLARIN EN DOĞRUSU DA( GÜZELİ DE), MUHAMMED'İN YANİ BENİM YOLUMDUR. İŞLERİN EN KÖTÜSÜ İSE, DİNE SONRADDAN SOKULAN ŞEYLERDİR Kİ, BUNLARA BİD'AT DENİR. BÜTÜN BİD'ATLER DALALET (SAPIKLIK), BÜTÜN DALALETLER DE CEHENNEMDEDİR!" buyururlar.

    "Bende sen, sende ben var" felsefesi, tarikatçıların uzak doğunun batıl dinlerinden apartıp, adına da, "VAHDET EL-VÜCUTÇULUK" diyerek, İslam'ın içine sokuşturdukları altı üstü, içi dışı, sırf bir şirk olan sapık bir felsefedir ve Allah'ın son hak kitabı olan Kur'an asla bunu kabul etmez ve kesin bir ifadeyle "LEYSE KE MİSLÜHÜ ŞEY'ÜN - O'NUN (ALLAH'IN) EŞİ BENZERİ, MİSLİ, MENENDİ, ŞEBİHİ VE NAZİRİ YOKTUR!-" der. O sapık felsefeye göre ise, -haşa ve kella- kainatta zerreden küreye, mikroptan galaksiye ve melekten semeğe ne varsa Allah'ın cüzleri/parçalarıdır ki bu şirklerin en büyüğü ve affı mümkün olmayanıdır.

    Berat/af konusunda Rabbimiz bir ayetinde aynen şöyle der: "BİZ ANCAK, HATA İLE BİR GÜNAH İŞLEYİP DE HEMEN ARDINDAN TÖVBE EDENLERİN TÖVBELERİNİ KABUL EDERİZ. YOKSA, CAN İMİĞE D GELİNCEYE KADAR BEKLEYİP DE, 'İŞTE BEN ŞİMDİ TÖVBE EDİYORUM' DİYENİN TÖVBESİNİ KABUL ETMEYİZ!" Bu ayetin beyanına göre tövbeleri senenin uydurulan bir gününe tahsis etmenin ne bir mantığı ne de bir geçerliliği vardır.

    Hayırlı çalışmalar.

    Cevap Yaz

Bu şiir ile ilgili 1 tane yorum bulunmakta