Benliğim;
Orada mısın? İşitiyor musun beni? Selam diye başlardım eskiden söylemlere, hoşcakal diye bitirebilmek için.Yabanıl bir ruh’um ben, ökseye yakalanmış bir serçe bazen.Yalan sevişlerden arta kalan bir yaşam tükettiği bedenin.Elbet gidecek ve özleyecek ruh bedeni.Sen sevişmeyi bilir misin? Bedenimi kovalayan bir başka beden gözlerimi hep takipte.Kır çiçeği toplamaya gidiyorum, özlemişim gözlerimi, yarı ağlar bir tebessümle geçiyor zaman.
Hoşcakal;
Yeni bir beden arıyor yürek.Tuzak bir zaman tüketildiğinde ne kalır ki elde başka? Bir sigara dumanı gördüm bu gün ağlıyordu,incinmişti.Tükendim.Bedensiz bir kelebekle dolaşıyorum gezegeni,belirsizlikten sonsuzluğa bir yükseliş mi yaşam? Hatırlıyorum da ağlayabilirdim eskiden, gülebildiğim gibi tıpkı.Ne oluda unuttum hayır,hayır beceremedim yaşamayı? Belirsiz bir tebessüm artık yaşam,kekeme bir bedenle tırmandığım bir dağ.Hoşcakal.
Ayrılıyoruz;
Telefonum çalıyor, bir güvercini dinliyorum ahizede kulağım.Uçmayı unutmuş.İnansam mı?
Geliyor musun?
Demirlemişti eli kolu bağlıydı ağlıyordu
Dört bıçak çekip vurdular dört kişi
Yemyeşil bir ay gökte dağılıyordu
Deli cafer ismail tayfur ve şaşı
şu ana kadar okuduğum düz yazılar da kaybolamadım bir türlü başka bir diyara...
Bu şiir ile ilgili 1 tane yorum bulunmakta