Günler, omuzlarımda taş gibi birikir,
geceler ise içime çöken en ağır gölge olur.
Nefes almak bazen bir alışkanlık gibi sürer,
ama her nefes, biraz daha eksiltir beni.
Kendime katlanmak,
en yavaş intihardır belki de.
İçimde büyüyen boşluk,
adını bilmediğim bir açlıkla beslenir.
Ne su doyurur onu,
ne ekmek,
ne de insan kalabalığı.
Beni yaşamak öldürür;
çünkü her sabah
aynı yarayla uyanırım.
Gözlerimi açtığım anda
kayıplarım kapıdan içeri girer,
sandalyeye oturur,
susar.
Ve o suskunluk,
bir odanın tüm havasını çekip alır.
Biliyorum,
yaşadıkça çoğalması gereken şey
umut olmalıydı.
Bende çoğalan tek şey,
dayanma süremi kısaltan yorgunluk.
Bir gün,
kimseye haber vermeden
bu şehrin tüm sokaklarından çekileceğim.
Arkamda ne bir iz bırakacağım
ne de adımı.
Ve belki,
ilk kez o zaman
yaşamanın beni öldürmediğini hissedeceğim.
Kayıt Tarihi : 12.8.2025 22:34:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!