Geçmişim sensin.
Geleceğim sensin.
Geçmişten geleceğe bugünüm sensin.
Ateşi verip, ciğerimi kül eden de sensin.
Gün olur cennetten hurisin.
Gün olur beni yakan zebanisin.
Artık karar ver gerçek misin, düş müsün?
Bildim. Aşk gönlüne düşüren zalim sevgilimsin.
Sitemim sana değil; aşk perisine.
Ey peri bu dert nicesine,
Her daim vurdun sinesine,
Yeter biraz da gülesine.
Aşkın hamurunda dert de var, dermanda var.
Aşkın mayasında zehirde var, panzehirde var,
Aşkın kıvamında ölmekte var, doğmakta var,
Aşkın güneşiyle gülmekte var, yanmakta…
10 Nisan 2011
(AYÇAMA)
Dönülmez akşamın ufkundayız.Vakit çok geç;
Bu son fasıldır ey ömrüm nasıl geçersen geç!
Cihana bir daha gelmek hayal edilse bile,
Avunmak istemeyiz öyle bir teselliyle.
Geniş kanatları boşlukta simsiyah açılan
Ve arkasında güneş doğmayan büyük kapıdan
Devamını Oku
Bu son fasıldır ey ömrüm nasıl geçersen geç!
Cihana bir daha gelmek hayal edilse bile,
Avunmak istemeyiz öyle bir teselliyle.
Geniş kanatları boşlukta simsiyah açılan
Ve arkasında güneş doğmayan büyük kapıdan
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta