Beni can bilmeyen aşkı bulamaz,
Dilden sever amma elden sayılır.
Yüreğimde yanan közü göremez,
Gönül kapısında yaban sayılır.
Ateşimden kaçar, nûrumdan ürker,
Gözümdeki selin bendini kırar.
Dilde söyler amma, ruhta inkâr eder,
Bu nasıl sevdaymış, bir dert sayılır.
Ne bir köle ister, ne bir hükümdar,
İster ki ruhuna yar olsun gelen.
Sanmasın ki her şey fânî bir pazar,
Özden bilmeyince bir yalan sayılır.
Oysa ben canımdan can verdim ona,
Kopmaz bağlarımı hiç bilmedi ki.
Gönül sarayında bir taht kurdum ona,
Kıymetin bilmeyen misafir sayılır.
Dışarıdan bakar da der ki: "Ne güzel!"
İçimin derdinden haberi olmaz.
Sanır ki bu sevda hep güldür, gazel,
Derinlik görmeyen sığ sudan sayılır.
Verdiğim emeği havadan saymış,
Uğruna döktüğüm yaşlara güler.
Bu sevgi, bu vefa, bu aşkı koymuş,
Hesabın bilmeyen zarardan sayılır.
Kapım hep açıktı, girmey bilmez,
Gelir de gölgemi yabancı görür.
Canımı ortaya koysam da gelmez,
Kör gözüyle bakan hep nâdan sayılır.
Sanmasın bu sevda biter de geçer,
Gidenin ardından kapılar kapanmaz.
Vefalı kalp her an yolunu seçer,
Dönerse yerinde hep dünden sayılır.
Ne vakit anlar ki bu aşk yegâne?
Ne zaman canımdan bir parça bilir?
Gecikmiş bir pişmanlık olur bahane,
O vakit bu sevda bir efsun sayılır.
Beni can bilmeyen aşkı bulamaz,
Candan sever amma elden sayılır.
Yolu kaybetmişse geri gelemez,
Gönül defterimde hep yoldan sayılır.
Kayıt Tarihi : 16.11.2025 17:09:00
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.




Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!