Ben senin sırtınım neçe, yaslandığın
Gel desen koşacak,
Öl desen ölecek kadarına varım...
Ben senin sırtınım neçe, en uzağından en yakın...
Yağmalanmış ardına yamalık bi can
Her elini attığında durmadan kaşıdığın yaran,
Kavlattığın kabuktan arta kalanım.
Ben senin gözünüm neçe
Dalıp gittiğin yer, yuxu bilmemiş yıl
Toplanıp kapaklarına inatla yummadığın ve her yumuşta yaş atan göz kapağın.
Ben senin sırtınım neçe, yüreğini dayadığın dağın...
Sınırsız seven varın,
Ve yoklukla sınanmış bi çağın...
Ben senin saçınım neçe,
Omuz başlarına dayadığın
Rengini yılından aldığın öyle kahır,
Öyle dalgın, dalgalarına vurgun.
Ben sana yolum neçe,
Attığın doğaç başları adımların.
Senin yakarak dillediğin,
Benim yanarak dinlediğim
Yol boyların...
Söve seve çıktığın basamakların,
Her katında mola duruşların,
Tuttuğun korkulukta el izlerini toplarken avuçlarım,
Ben geldim duydun mu
Soluk soluğa göğsüne,
ömür dayadığım...
Selda Yetişoğlu
Kayıt Tarihi : 17.9.2022 16:28:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

beğeni ile okudum
Teşekkür ederim var olun..
Teşekkür ederim
Yeni geldim yine geldim. Baktım "Neçe" ne olmu diye. Yine gözüne çağlamış, yine saçlarının teline bağlamış.
Doyurmuş şiire....
Varol Azize.
Teşekkür ederim dil yettiğince işte.
Var olun.
beğeni ile okudum
Teşekkür ederim sağolun.
TÜM YORUMLAR (4)