Belki yarım yamalak yanan sokak lambası altında,
Rutinin telaşı kravat gibi boynunu sıkarken,
İçinde yaşama dair hiçbir umut kalmamışken,
Dünden bir çift göz selamlar seni kalabalık arasından.
Belki bir sonbaharda yaprak döken ağaç kovuğunda,
Yuva kurmuş bülbül yavrularını beslerken,
Bütün çabaların boşa gidişine derin bir iç çekerken,
Kurtulma umuduyla çırıpınırsın savaş verdiğin benlikten.
Belki yağmurun ıslattığı bir kaldırımda,
Sonu belirsiz bir yolun tam ortasında,
Hayata dair tüm heveslerin kaybolmuşken
Bir eski şarkı çalar uzaktan, hatırlatır seni sana.
Belki bir kış gecesinde, camın ardında
Ay ışığı yalnızlığına eşlik ederken,
İçinde yankılanan suskun çığlıkları
Kimselere anlatamamanın yüküyle eğilirsin.
Belki hayal kırıklıklarıyla sarılmış bir günün
Tam da ortasında, ansızın bir el uzanır,
Sana unuttuklarını hatırlatan,
Bütün o sessizlikleri bir anlığına bozan.
Belki de kırık bir aynada gördüğün suret
Sana fısıldar en derinden: "Hâlâ buradasın..."
Ve aniden, belkiler olmasaydı diyerek
Gözlerini kaparsın, ama bu kez hayata açarak.
Belki yanılmışsındır tüm herkesten, hissettiklerinden,
Kırık parçalarla birleştirilmiş vazoya benzer kalpten,
Her şeye hoşçakalın deme cesareti gelir içinden,
Belki, belkiler olmasaydı...
Belki...
Kayıt Tarihi : 16.5.2025 13:33:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!