ZORLUKLAR
Dik durmayı bilene
Zorluklar kolay gelir
Gerçeğin potasında
Bütün zorluklar erir
VİCDAN SORGUSU
Üzümü mü yemek? Yoksa bağcıyı mı dövmek?
Bir mum mu yakmak? Yoksa karanlığa mı sövmek?
Bir bakar kör mü olmak? Yoksa kalpten mi görmek?
O HAZAN GÜNÜ
O hazan mevsiminin gününü hatırlarım
Canlanır hemen gözümde tüm hatıralarım
Çakar şimşeklerim; gürlerim, sonra yağarım
Bir şeyler kopar içimden, hıçkırır ağlarım
Nerde bir çıkar var oraya damlar
Hatasını zora düşünce anlar
Kendini dünyanın merkezi sanar
Küçük hesap yapar küçük adamlar
Kulu saf zanneder, kendini kurnaz
Gün ola harman ola; Mevla’dan ferman ola
Tevekkül eyle ona; dertlere derman ola
O ki mûti kulları; darda bunda bırakmaz
Nazar eder kalbine; suretlerine bakmaz
İNSANLAR
Severim
Davasında samimi insanları
Korkmam olmalarından
Yanımda, kolumda
Adı hafızamda ölmez hep yaşar
İyilik yapmayı edinmişti kar
İşi hep hayırdı asla yoktu şer
Daim hayır dua aldı Kır Yaşar
Çile yoksa kalır yolda çiğ beşer
Bir sevda ki;
Bedeli
Yorulmayı unutmak
Dinlenmeyi
Ve uyumayı mezara bırakmak.
O uğurda nefes almak
BAZI ŞEYLER
Bazı şeyler vardır
İfade edilemez
Sözle yazıyla.
Sadece yaşarken tadar onu insan
BİR DOST’A DOSTÇA
Ayna gibi şeffaf,
Su gibi berrak olmalı
İnsanın işi!
Bekir tebrik ederim. Şiirlerini çok güzel. Kaleminize, yüreğinize sağlık.