Bazı Günler Uygun Değildir Aslında Şiiri ...

ARKADAŞLAR SAKIN HA UNUTMAYINIZ . ŞÖYLEKİ YAŞAMIN BİR ÇOK DÜZGÜNLÜKLERİ VARSADA , BÜYÜK BİR MİKTARDA DA EĞRİLİKLERİ VAR . İŞTE ŞİİR BUNUN İÇİN ŞİİRDİR .

Lara Hanımefendi'nin yazısını GÜNÜN YORUMU seçiyoruz; her ne kadar antoloji bu işe bir çare bulamadıysa da biz üç beş arkadaş oyumuzu Lara Hanımdan yana kullanıyoruz,Kemal İspir'in talihsiz tesbitlerini esefle karşılıyoruz,bazen şiiri okumadan ezbere yazıyor galiba.Hoşça kalın güzel insanlar.

ÇÜNKÜ ASLOLAN ZAMANSIZLIKTIR , ZAMAN BİR ŞİİRİN İÇİNDE ...

AH SEVGİLİ BANYATUNGA ......DOĞRU ...YAŞAMDAN KAÇAN KARELERİ BELİRTMİŞ OLABİLİR BİZE BU ŞİİR . GÖREMEDİK . DUYAMADIK . UNUTTUKLARIMIZ VARDIRDA ÇOKLUKÇA ....AMA DOĞMAMIŞ İÇİN NE DER BU ŞİİR . SİZE BIRAKACAĞIM DÜNYA SADECE ŞİİRİN BİNOM AÇILIMIMI YADA HAYATIN İNTEGRALİ . ÜZÜLEREK SİZE KATILAMAYACAĞIM . BANA GELECEĞİN DENKLEMLERİNİ KURUN VE ÇÖZÜMÜDE EKTE SUNUN .

YAŞAMIN MATEMATİĞİ KOCAMAN BİR YALANDIR . NEDENİ ÇOKLUKÇA SAHİP OLDUĞUMUZ FORMÜLASYON DOĞRU SONUÇLAR VERMEZ ....

EN BASİTİYLE EVDEKİ HESAP ÇARŞIYA UYMAZ ASLA.......

ŞİİRİN SABAHI ÖĞLENİ YOKTUR , MATEMATİĞİ OLMADIĞI GİBİ ....SEVGİLERİMLE...

yüksel balcı

Şairin bi hakkın kabul gören çok güzel tesbitleri var ki döne döne okuyup yorum yapıyoruz. Bu eserde yaşam matematiği olduğu gibi, şair; her gün geçtiğimiz yollarda girdiğimiz mekânlarda fark etmediğimiz dikkatimizden kaçan şeylerin yaşarken fark etmediklerimizin bütününün, yaşam olduğunun bilincine vararak felsefesini bizlerle de paylaşıyor. Bu açıdan kendi adıma müteşekkirim. Sayın Özcan bu eseriyle hayata bir çentik atıp bizi de düşünmeye sevk etmiş bulunmaktadır. İyi bir gözlem ve yerinde tesbitleriyle baş ucu eseri olmaya layıktır.

PEKİ BİR ŞİİR YAŞAMI DÜZELTEBİLİR Mİ ......

NE GÜZEL OLURDU .....

METRODA GİDERKEN , EĞİLSEM BİRİNİZİN KULAĞINA BİR ŞİİR SÖYLESEM....

SOKAKTA YÜRÜRKEN ANSIZIN SAĞNAK AKSA , GÖĞÜN BURÇLARINDAN ALNIMA ....HERKES KAÇAR İKEN BEN DURSAM GÜNLERCE .....BANA DELİ DEMESELER ....

EVDEN ÇIKTIĞIMDA BİR KADININ ALNINI ÖPSEM ....BİR ÇOCUĞUN SAÇLARINI OKŞASAM ....AĞAÇLARA SARILSAM HEMDE HİÇ AYIRT ETMEDEN . SONRA UYUSAM KIRIK DÖKÜK BİR EVİN , NEMLİ TAŞLARI ALTINDA İT GİBİ TİTRESEM ....

AH BİR DELİ OLSAM , HEPİMİZ DELİ OLSAKTA , DAYATILAN BU YAŞAMI İTELEYİP ŞİİR GİBİ BİR YAŞAMAK KOYSAK GÖĞSÜMÜZE ......

HEP BERABER YÜRÜYÜP ŞİİRLER OKUSAK SOKAKTA .....

BİZİ TAŞLARLAR ARKADAŞLAR ...TAŞLARLAR...

ŞİİR BUNUN İÇİN YOK HENÜZ YERYÜZÜNDE .....

GÖZLERİNİZİ AÇINIZ ARTIK....

SEVGİLERİMLE....

yüksel balcı

Şiir sever veya şiir yazar her kimse karşımdaki , ona mutlaka söylemeliyim ki ŞİİRİN BİLİMSELİNİ öğrenmek isteyen LARA AÇANBA'ya sıkı şekilde sarılsın . ŞİİRE EN KISA YOLDAN gidilecek adresleri bilen NACİ ARAPOĞLU'na mutlaka uğrasın . ŞİİRİN BİR ÇOK UĞRAK YERİNDE YÜZÜNÜ HİSSEDECEĞİNİZ NSİ NADİR SAYI'na mutlaka merhaba desin . Que Sera Sera ŞİİR BAHÇESİNDE OYNAMAK İSTERSENİZ sizinle oynayabilir keskin gözlemleriyle . Gerisini boş verin .....

ŞİİR YAŞAMANIN EVRELERİNDE GEZİNMEDİR ÇOĞUMUZCA . BELKİ ŞİİRİN TANIMININ OLDUKÇA BÜYÜK BİR YÜZDESİDİR BU TANIM . AMA YİNEDE EKSİKTİR ......

Şimdi arkadaşlar derler ki şiirin bir yaşamdan koptuğu bir yer var mıdır ....Elbette vardır . Ama öncelikle şair nasıl bir adamdır ona bir bakalım ......

Uzun zamandır belli tanımlamalara karşı çıkan bir adam olarak karşınızda duruyorum . Önceki yorumlarda bahsettiğim nedenleri aynen tekrarlamayacağım . Öncelikle şairlik payesinden önce bir kişinin etiğini , felsefesini , psikolojisini , sosyolojisini ....vb. bir çok bilimseli kendi omurgasına oturtmadan ne yazık ki şiir olunmaz . Demek istediğim şairlikten önce erdem gerek , şairlikten önce çiğnenmiş bir dünyanın tekrar ayağa kalkması için yardım edecek gücü kendinde bulman gerek . Derler ki ağlanma sızlanma şiirde katlanamıyorum . Bende diyorum ki o kadar ağlamamız gerekli ki kuruyan dere yatakları tekrar temizce suyla dolsun . Dışarıda kirli bir yaşamak varken , şiirinde bir çok evresi varken , NEDEN BU ŞİİR SADECE YAŞAMIN EVRELERİNDE SESSİZCE SALLANIYOR . Bu nedenle ki Que Sera Sera ‘ nın tespiti dört dörtlüktür . Teşekürler sera . Sevdim seni ....

Şimdi arkadaşlar aklınızdaki tüm tanımları yıkınız . Şiirin sonsuza kadar sürecek tek bir tanımı yok . Şiire geniş açılarla bakınız . İmge yok , anlayış yok , ortada şiir yok , şair yok ...
Bu tanımları siliniz artık .... Şiir tanımınız geniş olmak zorunda . Çünkü bir şiirin bir çok evresi vardır . Sizler sadece birisindesiniz . Boyutlar gezginliği kabul etmekte bu toprakta . SİZ NEDEN ÇAKILI KALIYORSUNUZ boyutunuzda ....

Şimdi asıl sorumuza bir daha dönelim .... Demiştik ki yaşamanın evrelerinde gezinmedir şiir . Çok doğru bir tespit olarak algılana bilinir . Ama eksiktir ve basitçedir . Ve fakat öyle anlar oluşur ki şiirler bir üst zamandan veyahut alt zamandan karşı durmalar , kırıklıklar şiirde geçince ( en beğenilmeyen şiir tarzıdır ) hemen şiir yobazları der ki anlamıyorum efendim , neden anlaşılamayan yazılır ....Aslında cevap çok basit pencerenden dışarı bak . Sfenkslerini kır artık çocuk . KAOTİK ŞİİR sevilmez . Ama yaşamın gerçekliğini vurgulamak isteyen her kaotikçi bilirde yinede aynen yazar . Çünkü gördükleri yukarıdaki şiirden çok üstündür . Birkaç evre üsttedir .

(fazlasıyla sıradan ve telaşsız bir yüreğin notları…her şey kabullenilmiş ve olduğu gibi aktarılmış…kendine ait hiçbir tespit yok…fazla araştırmayan ..kendine fazla güvenli ve kendini fazlaca beğenen bir kalbin atışları var her satırda…) demiş LARA AÇANBA doğru olarak ....





Peki bu şiiri yargılamak bize düşer mi elbette ki hayır . Yargılama yetkimiz yok . Ama şunu demekte fayda var ki yaşamak evreleri yukarıdaki gibi değil .....Nasıl mı bakınız ...

Ama başlarız ......belki başlatırlar
Ama sürdürürüz .....belki sürdürürsün
Ama konuşuruz.....konuşanları asarlar
Ama gülümseriz ....ne gülüyon lan
Ama severiz.....benim üç sevgilim var . dördüncü olmak istersen
Ama kırılırız .....kırılsaydık yaşamak daha güzel olurdu ..kırıklık yok
Ama ölürüz .....nereye gömülmek istersiniz beyefendi .

GERÇEKLER HER AN ŞİİRİN OMURGASINDA OLMALI . DIŞARIYA BAKMAYAN BİR ŞAİR ŞAİR DEĞİLDİR . ÇAĞININ ÜRKÜNLÜĞÜNÜ HİSSEDMEYEN BİR ŞAİR , ŞAYET KATLANIPTA BU ÇÜRÜMÜŞLÜĞE ONA ORTAK OLMAK DEMEKTİR . ŞAİRİN SUÇU BUDUR .TÜM DÜNYANIN ÇİRKİNCE UZATTIĞI EVRELERİ ANLATIŞ TARZINDAN BU ŞİİR ANCAK 6 PUANLIKTIR .....

Benim gördüklerim , duyumsadıklarım bunlar . Yinede gönül kırmayalım . Diyelim ki işte şiir bu ....Bu gece yıldızımız ......

TÜM DOSTLARIMA YENİDEN MÜKEMMEL ŞİİR YOKTUR , ASLOLAN MÜKEMMEL İNSANDIR ......ONU ARAYINIZ ...

ol dedi ve oldum ,
ağla dedi hem oldum , hem doldum ......

ben henüz doğmadım
incinen melek saflarından
bütün bir dünyanın hıçkırığı bundandır
henüz annem seçilmedi
çizilmedi dönemeyeceğim kavşaklar
seveceğim kadınların boyunları henüz yok
sadece gözlerimdir duyduklarım


karanlık , sisli , yaşlı ve sinsi zaman
anladım ki şeytandan daha yakını yok tanrıya
dünya ancak bu kadar eğrilebilir

oku dedi ve okudum
eski bir rahlede uyudum

yok tanrım
vazgeçtim beni yaşatma
sen en iyisi
annemi öldür............

SEVGİLERİMLE...

yüksel balcı

Gunlerin isik hiziyla gectigi zamanlar vardir ..
ask ve coskuyla :)
bahar perisi gecmis sanirsiniz yollardan...bin renk bin ahenk..
sevgili isil isil, gozbebeklerimde rakkase ....:))
disardan haberimiz yok ,melodiler icimizden zuhur...
kim takar cehennemin kara zebanisini :)))
boyle gunler uygun degildir aslinda bu cesit siirler okumaya ...
ama okuruz:))

Bazı Günler Uygun Değildir Aslında
Ama başlarız.
Ama sürdürürüz.
Ama konuşuruz.
Ama gülümseriz.
Ama severiz.
Ama kırılırız.
Ama yaşarız.
Ama ölürüz.
Şiirden özel satırlar...
Kalemi tebrik ederim.Bir tebrikte köşeye mazhar olması ile.
Saygılarımla....

geçen günkü yazımızda şairlerin tarzlarına göre kendilerini kabul ettirmeleri ve şairliğin erişilmez bir unvan olmadığını...aslında zor olanın kendinizin ne hissettiği ile alakalı olabileceği üzerine biraz konuşmuştuk...her şiir inanılmak ister...bunun içinde önce şairinin inanması ve şiirine öyle anlamlar katması gerektiği sanıyorum oldukça açık...ve her şiir kendi yolculuğuna başlamazdan evvel..biraz soluklanmak ister şairinin yüreğinde...çünkü sağlam nefesli yolculuklar...engelleri aşmanızda en ideal...dengeyi sağlayacaktır...sonra
şairinin ne sebeple ihtiyaç duyduğu bilinmeyen bir hareketle...şiir kendinde kusurlar aramaya başlar...amma velakin şairinin haberi bile yoktur..bulduğu (her söylenmiş) ve tespiti( her eski/tecrübeli/) şiirle yapılmış duruşların temel taşlarına olan inancı biraz eksilmiş gibidir...sonra yukarıdaki denemede olduğu gibi...farklı bir yaşanmışlığı veya nesneyi..veya eşyayı veya hayatın bilinenlerini peş peşe sıralarken...yeni bir ışığa ihtiyaç duymadan...bekleyen duruşların sadece söyleyeni olacaktır...şiir
oysa;...bilmektedir şair... hangi savaşın şiir için olduğunu..ve o savaşın geç yazılmış şiirlerinin hiç yoktan iyi olduğunu...o halde( günlerin) en anlamlı şiirlere ihtiyacı olduğunu
ve
günlerin
hiç sarsılmadan doğamayacağını
ve
günlerin
sona ermemesi derdinden çok şiirlerin her yeni denemeden sıyrılıp...yalnızlığın en katıksız ruhla kendi şiirinin yakasına yapışması olsa gerek...çünkü şairin yalnızlığı sadece olması gerektiği kadar olmalıdır ki...şiir o koruyucu kalkanına ihtiyaç duymadan...şairinden icazet almadan...dimdik...topraklarına doğru yürümeye başlayabilsin...bugünkü şiirimiz (deneme)düzyazı…nasıl kabul ederseniz…fazlasıyla sıradan ve telaşsız bir yüreğin notları…her şey kabullenilmiş ve olduğu gibi aktarılmış…kendine ait hiçbir tespit yok…fazla araştırmayan ..kendine fazla güvenli ve kendini fazlaca beğenen bir kalbin atışları var her satırda…
ama
biz..inanmaktayız ki güven şiirin sadece sesini kısan gereksiz bir alışkanlıktır..eksiklik hissi…şiirin araştıran gücü için iyi bir ortam hazırlar şairine ..ve şair hep öğrenen ve hiçbir şeyi tam olarak bilmemenin açlığı ile şiirin gerçek sahiplerine ulaşmaya çalışan sıradan ama inanan bir kalbe ihtiyaç duyar…her şey olacağına varır gibi bir düşünce… Bizim kuşkuyla baktığımız bir tezdir… ama inanmak ve ulaşmak sadece şiirin gerçek duruşuyla mümkündür… Sevgilerimle