bu gece kahvemi içtim eski bir kupadan
dibinde sen kalmışsın sanki
bir yudum alıp yılları yuttum
dilim yandı zamanla
dudaklarımda kalan o acı
akşamın en son ışığı gibi soluyordu
kupanın izlerinde hatıralar
bir duvar gibi dikildi önüme
sessizliğin kollarında
geçmişin silüeti gezindi
geceye vuran adım seslerim
boş sokaklarda yankılandı
rüzgarla yarışan düşünceler
eski bir şarkıyı mırıldandı
tüm lambalar titreşiyordu
melodiler eksikti,
bir zamanlar tamamlanmış bir şey
şimdi düş gibi dans ediyordu
kapılar aralıktı, evler sessiz
odalar hüzünle doluydu
içimdeki saat durmuştu
anlar, buz gibi bekliyordu
rüzgarla savruldu unutulanlar
bir dost, artık tanıdık değildi
kahvemi yudumlarken
bir kitap açtım önüme
sayfaları eksik, kokusu tanıdıktı
altı çizilmiş satırlarda aradım seni
yazılmamış sonlar çağırıyordu
sessizliğin göğsünden
bir nefes gibi sarktın
kendimden ayrıldım usulca
dağıldım sessizce
gölge geri çekildi
ve ben yürümeye başladım.
Kayıt Tarihi : 18.7.2025 00:09:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Zamansız bir hüzün ve sessiz bir kabulleniş....
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!