Bana aşktan okumayın...
Midem bulanıyor, üşümeye başladım.
Artık hiç cazip gelmiyor bana.
Bu defa heyecandan değil,
Korkudan titriyorum.
Vay bana… Neydi o günler?
Aklım neredeydi, ne yapıyordum?
Seviyordum; sevdiğimi söyleyemiyordum.
Konuşmak istiyordum, dilim tutuluyordu.
Yüzünü görmek için can atardım,
Başımı yerden kaldıramazdım.
Utanırdım, mahcuptum... Suçum neydi?
Bilmiyordum, bilemiyordum.
Ellerim, parmaklarım terlerdi,
Heyecanla korku iç içeydi.
Zira ne yasak aşk vardı,
Ne de tehlike...
Onun yüzünden;
Mahallenin çamurlu sokağı bile güzeldi.
Yürüdüğü yol, su aldığı çeşme,
Gözüme bir başka görünürdü.
Uzaktan bile ona bakmak,
Mutluluğun ta kendisiydi, galiba.
Onu düşündükçe hayatı,
Yaşamı çok severdim.
Evlerinin karşısında
Bir ağaç gibi dururdum.
Yolunu beklerdim umutla:
"Acaba biraz kapıya çıkar mı?"
"Yüzünü görebilir miyim?"
"Sesini duyar mıyım, belki?"
"Acaba bana işaret eder mi,
Çağırır mı yanına beni?"
Nasıl da umutla beklerdim…
Nasıl geçerdi saatler!
Sabah erkenden geceye kadar,
Farkına bile varmazdım.
Oysa ben çok sabırsızdım,
Beklemeye hiç gelmezdim.
Ona dokunmaya kıyamazdım,
Kendimden bile kıskanırdım.
Bu benim kıskandığım,
Bu benim dokunmaya kıyamadığım...
El âleme oyuncak olmuş.
Vay beni... Vaylar beni...
Anladım ki değmezmiş.
Gerçek aşk artık yok…
O, eskidendi.
Ozan Güner Kaymak
Amsterdam18.03.2003
(düzenleme) 09.07.2025
Kayıt Tarihi : 9.7.2025 23:57:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!