Kendimi üflüyorum kendi cansız közümden
bir kır dumanı gibi bitkin bir ırmak gibi kendime sokularak
kalk diyorum dünya bir yanardağla öpüşüyor uzaklaş
Oysa bende açılan sakin bir derviş gözü ne varsa yapışıyor
nefes alan karınca, esneyen çocuk dili, piyanodaki parmak
uzanıp kirpiklerime asılıyor sudan hafif ne varsa.
Kaf önce hafif hafif düşüyorsun sonra
kızıl kızıl dağılıyorsun elimde kalıyor iki nokta
atıp kırmızı bir gül kalbimin tam ortasına
kaçıyorsun mevsimlerden mevsimlere
tahtı çalınmış bir padişahım oysa
kayboluşunu arayan hesapsız yolculuklarda
Devamını Oku
kızıl kızıl dağılıyorsun elimde kalıyor iki nokta
atıp kırmızı bir gül kalbimin tam ortasına
kaçıyorsun mevsimlerden mevsimlere
tahtı çalınmış bir padişahım oysa
kayboluşunu arayan hesapsız yolculuklarda