Babama Bir Şeyler Oldu/Komedi

Mehmet Akif Gülhan
216

ŞİİR


5

TAKİPÇİ

Babama Bir Şeyler Oldu/Komedi

-babacığım
-efendim oğlum
-bir hanımefendi var
-kim
-! ? ! ?
-sizden bahsettim tablo yaptığınızdan ve ney üflediğinizden
-yaa hıı
-sanat’a çok meraklı
-öyle mii?
-sizinle tanıştırmak istiyorum,ziyaretinize gelebilir miyiz
-buyursunlar oğlum
-tablolarınıza bakacağız, bize ney de üfler misiniz
-epeydir elime aldığım yok, mahcup olmayayım
-olduğu kadar babacığım
-sağlığım müsaade eder inşallah
-inşallah Allah uzun ömür versin sağlık ve sıhhatle,başımızdan eksik olmayın
-sağ ol oğlum
-çok selam söyledi size hanımefendi,ayrıca hürmetlerini iletmemi istedi
-sağ olsun
-sizde sağ olun babacığım
-ha oğlum siz görüşüyor musunuz
-görüşeceğiz inşallah öyle söyledi ama zamanı belli değil
-ya, Allah Allah
-evvelden haber verin hazırlık yapayım evladım
-emriniz olur babacığım haber veririm

-Valide hanım babam afiyette mi?
-buna şükür,bazen kötü oluyor- ama-
-hayır ola valide sorun nedir?
alt dudağını ısırıyor,kafasını iki yana sallıyor ve sol elinin ayasına sağ elinin arkasını iki defa vuruyor-bu vah vah yandık ne yapacağız tiyatralı valide hanımın
-lütfedip anlatın kuzum,nedir babamın durumu
-her halde şekeri nüksetti,haddini aştı,çok unutkan oldu,söylemesi zor ama takdiri ilahi, biraz da bunama durumları var
bu defa ben tiyatral durumuna geçiyorum valideyi taklit ederek
-vah vah,diyorum

-sevgili valideciğim haber verseniz de sevgili paşa babam beni huzura alsa ne dersiniz
-tabii evladım haber vereyim
ben kapı önünde bekliyorum valide salona giriyor kapı açık olduğu için konuşmaları duyuyorum
-efendi! mahdumunuz Akif efendi geldi müsait misiniz
babam mahdum lafını duymuyor sadece Akif adını duyuyor
-ne! Hatun,babamız Arifullah Akif dede gelmiş kapıda mı bekletiyorsun derhal üst baş getir bana,saygıda kusur etmeyelim
-hayır efendi, Akif dede değil Mehmet Akif bey mahdumunuz geldi,huzura alınmayı bekliyor
babam valideyi duymuyor bile, yerinden kalkıyor ve zorlukla bir koltuğa ilişiyor
-çabuk hatun kapıda bekletme babamı

-arz-ı hürmet ederim babacığım nasılsınız
kulakları duymuyor ya sadece” hürmet’i” yakaladı sözcüklerden gözleri de iyi görmüyor olacak ki;
-haklısınız hürmette kusur ettik kusura bakmayınız babacığım,hoş geldiniz, diyor bana
-baba yapma Allah aşkına benim, oğlun Mehmet Akif
-Aaa Mehmet Akif, torununuz, epeydir görünmüyor hayta,çekerim kulağını merak etmeyin babacığım
-baba yapma Allah aşkına dedem Hakka yürüyeli elli küsur yıl oldu o vefat ettiği zaman hayatta bile değildim ben
-ya vah vah babacığım dedemi kaybettik mi,Sipahizade Emin efendiyi, babaannem Fatima Zehra hanım üzüntüsünden kahrolmuştur
-valide hanım nedir bu babamın hali Allah aşkına
valide hanım yine dudağını ısırıyor oturduğu yerde yine aynı hareketi yapıyor sol el ayasına sağ elin arkasını iki defa vuruyor şap şap diye bir ses geliyor bu hareketten sonra durmuyor sağ elini iki defa sağ dizine vuruyor pat pat ses geliyor bu defada sonra sol elini sol dizine vuruyor pat diye bir ses geliyor sonra sağ elini göğsüne vuruyor bu defa şap diye bir ses geliyor
valide musiki dersi alan talebe gibi,sanki düm teka düm tek vaziyetlerinde
bende dudağımı ısırıp kafamı sallıyorum ve sağ elim sağ dizime vuruyorum istem dışı-bulaşıcı mı ne bu hal

-babacığım size bahsetmiştim bir hanımefendi var
-ya kim o
-bir hanım yazışıyoruz
-öyle mi Frenk illerinden mi?
-yok baba internetten
-ne netten
-internet internet yani bilgisayardan
-ya demek sonunda yaptılar ha şu elektronik beyini,ev kadar bir şey oğlum o, nereye koydunuz onu
-baba yapma ya Allah aşkına ne ev kadarı
-o hanımı getirebilir miyim size tanıştırmaya
-buyursun oğlum ismi ne hanımın
-ismi yok baba
-nasıl ismi yok kerata dalga geçme babanla
-yok babacığım öyle değil rumuzu var yani kod adı
-ne kod adımı,peşime adam mı taktılar yoksa yandık şimdi-İttihat terakkiciler olmasın sakın
-yok baba ne İttihat Terakkisi
-yoksa jon Türkler mi
-hayır baba yapma Allah aşkına jon Türk mü kaldı
-tamam anladım bunlar Kuvvayı Milliyeci
ben valideye bakıyorum o bana ikimizde düm teka vaziyetlerdeyiz

babam gazı aldı ya sustur susturabilirsen
-ne olacak kardeşim bu memleketin hali bir yanda ittihat terakkiciler,bir yanda jön Türkler bir yanda kuvvacılar,bir yandan da padişahçılar ile Kemalistler ortalık arena gibi
-aman babacığım neler diyorsunuz onlar geçen yüzyılın hadiseleri
babam beni duymuyor,duysa bile dinlemiyor ki
-geçen gün deden Sipahizade Emin efendinin yolunu kesmişler
-efendi Padişahçı mısın yoksa Kemal paşa taraftarı mısın diye, o da
-heyt bre gafiller siz ne diyorsunuz,ben Kadiri dergahından İsmail-i Rumi hazretlerinin damadıyım deyip paçayı zor kurtarmış
-ya baba yapma ya konuşamayacak mıyız sizinle
-jurnaldir o hatun jurnal sakın getirme
-yapma baba ne jurnali ya
yine valide ile düm teka vaziyetlerdeyiz dudağımı ısırmaktan alt dudağım balon gibi oldu

-babacığım yaptığınız tabloları göstermek istiyorum hanım efendiye kendisi sanat’a aşina bir zattır
babam sanat lafını duyunca biraz ayıkır gibi oluyor
-Ooo ne demek efendim lütfederler buyursunlar gelsinler
-son yaptığınız tabloyu da gösterir miyiz hani şu “kaplumbağa terbiyecisini”
hay dilim kopaydı da sormaz olaydım o soruyu.babam yine daldı gitti bir yerlere, elini şöyle işaret eder gibi yapıp işaret parmağını şakağına dayadı
-bilirim o muhteremi dedi
-kimi bilirsiniz babacığım
-kimi olacak Osman Hamdi efendiyi
-Haydaaa yandık yine valide
validenin sol eli ve sağ eli hazır vurdu vuracak, dudağını çoktan ısırdı bile
-yapmayın babacığım Osman Hamdi efendi göçeli nicedir oldu
-ya hicret mi etmiş,sürgündür o sürgün göndermişlerdir bir yerlere,Fizan’a göndermiş olmasınlar sakın sürgün’e
-yapma baba ya Fizan’a sürgün mü kaldı Allah aşkına
-sürgüne gittiğine üzüldüm ama hak etmiş doğrusu
niye sürgüne gitmeyi hak ettiğini sormayacağım, bu konu kapansın diye düşünürken,valide hanım gaflette bulunup çanak soruyu soruyor babama
-efendi, ne yapmış Osman Hamdi efendi
valide ile göz göze geliyoruz elimi ağzıma götürüp
-ne yaptın valide diye fısıldıyorum
valide hanım hatasını anlıyor ama iş işte çoktan geçmiş vaziyette
babam başlıyor anlatmaya
-ne yaptı var mı,hani o tabloyu yapmış ya “kaplumbağa terbiyecisi”ni meğerse o tablo devlet-i Osman-ı Ali nin yavaş işlediğini anlatırmış
devletin hantallığına atıf ta bulunurmuş.Ne kadar ayıp devlet seni beslesin müzeler müdürlüğünün başına getirsin,birde bu iş için hazineden sana yüklüce bir harcırah ayırsın gel sen devlet hakkında ileri geri konuş,çok ayıp vallahi,ben olsan Maçin’e sürerdim o muhterem’i
-baba yapma kurbanın olayım ya- Maçin mi kaldı, Osman Hamdi mi kaldı-
-sen sus devlet-i Osman-ı Ali’ye uzanan dilleri affetmem ben
babam kükrüyor zor zapt ediyoruz valide ile –ben bu defa üst dudağımı ısırmaya başladım-Baba evini terk edene kadar arap bacı gibi olacağım vallahi,bir dudağım yerde bir dudağım gökte,hanım yanlış anlamasa bari
tablo işinden hayır yok,ben sordukça babam konuyu başka yerlere taşıyacak,vaz geçiyorum, konuyu değiştiriyorum
-babacığım hanım efendiye ney üfleyebilecek misiniz
-epeyidir elime almadım, paslanmışımdır muhakkak
valideye dönüp
-hanım getir şu benim Şahi Ney’i bakalım ne durumdayız
valide yardım istemek için bana dönüyor
-evladım ney şuradaki dolabı üzerinde ben uzanamam sen alır mısın
-alırım valide hanım siz zahmet buyurmayın
bir sandalye yardımı ile ney’i bulunduğu yerden alıp babama uzatıyorum.ney siyah meşin muhafazasının içinde hakikaten çok haşmetli duruyor
-buyurun efendim getirdim
babam
-bu ne efendi
-size getirdim efendim bir bakınız diye
-nereden getirdin evladım siz kimsiniz
eyvahlar olsun babam yine uçtu, kafası yine karıştı, ney’i unuttuğu gibi beni de hatırlamıyor
-efendi nereden getirdiniz bunu
-şuradan efendim yukarıdan
hay dilimi ısıraydım da bu lafı etmeyeydim
babam işaret ettiğim yeri anlamıyor sadece “yukarı” sözüne takılıyor
-ne devletten, yukarıdan name mi getirdin efendi,padişah efendimizden mi sadrazam efendimizden mi
-yapma baba ayağının altını öpeyim bu senin emektar Şahi Ney
-ney,getir bakayım şunu aç aç çabuk, ne güzelde paketlemişler devletimiz muazzam çalışıyor doğrusu
ney’i kabından çıkardım babama uzattım,aldı inceledi gözlüklerini takıp kamışın içini uzun uzun araştırdı,baş pareyi söktü tekrar taktı ve bana dönüp
-efendi bunun içinde name yok dedi
-yok efendim bu sizin ney’iniz
-efendi vebali boynuna nameyi kaybettiyseniz ben mesul olmam ona göre
-haklısınız efendim olmazsınız
ney faslı’da fiyasko bunda da neticeye ulaşamadım kalkmaktan başka çare yok
-bana müsaade efendim ben kalkayım artık
-uğurlar ola efendi
elini öptüm,validenin de elini öptüm kapıya yöneldim,babam arkamdan seslendi
-efendi name’yi kaybetmediğine eminsin değil mi?
-eminim efendim
tam kapıya yöneldim ki
-efendi! ya kaybettiysen öyle olmaz dur bakalım biraz
-buyurun efendim
-hanım bir kağıt ile hokka takımını getir bu genç bize nameyi vermediğine dair bir istidada yazsın
-baba pes vallahi ya ne istidası ne hokkası
bundan kurtuluş olmadığını bilen valide bir kağıt ve kalem getirdi,Sipahizade Nusret efendiye devletin gönderdiği mektubu vermediğimi yazıp imzaladım ve verdim, o da savaş mütarekesi imzalamış bir komutan edası ile alıp cebine koydu
-takrar uğurlar ola efendi
-hoşça kal babacığım hoşça kal
kapıdan çıkarken valide hanım ve ben dudaklarımızı ısırıyorduk,ellerimizde vah vah diye biri birine vuruyordu

Mehmet Akif Gülhan 23.10.2005 Saat 19.44

Mehmet Akif Gülhan
Kayıt Tarihi : 23.10.2005 20:11:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Hikayesi:


Bu bir öyküdür.Yüzünüzden gülücük eksik olmasın.

Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Enfal Törün
    Enfal Törün

    Mehmet bey, kutlarım okurken pek keyif aldım.Belki vardır ama siz mutlaka şiir dışında ve öykü tarzında da çalışmalar yapmalısınız.Teşekkür eder gözlerinizden öperim.Segiler,saygılar.

    Cevap Yaz
  • Ömer Taşoğlu
    Ömer Taşoğlu

    hocam yoruldum okuyana kadar...........ama değdi doğrusu...........tebrikler

    Cevap Yaz
  • Zernişan Aydoğan
    Zernişan Aydoğan

    Sayın M.Akif Gülhan Beyefendi,

    Bir solukta okuyordum ama doğrusu okuyamadım. Çünkü çok güldüm ve deşarj oldum. Eşimle beraber paylaştık neşemizi ama hayatın bir acı gerçeğini bu derece sıkmadan anlatmak başka türlü herhalde mümkün olmazdı. Tebrikler ..saygılar. Keşke daha önce sizi okumuş olsaydım diye de hayıflandım. Elinize gönlünüze sağlık. Bir dörtlükte benden olsun
    ' Asrın hastalığı diyorlar adına
    Adın, adın batsın Alzheimer
    Unutturdun maziyi bizi babama
    Adın, adın batsın Alzheimer'
    26 mart 2006 Zernişan Aydoğan

    Cevap Yaz
  • İrmaka İrmak
    İrmaka İrmak

    keyifle okudum
    tebrikler

    Cevap Yaz
  • Aysel
    Aysel

    Cok samimi ,cok icten ve cok bizden..
    Bende bir Sipahi olarak ayri keyif alarak okudum tebrikler..

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (15)

Mehmet Akif Gülhan