Her sabah güneşin doğuşuyla geliyorum sana
Sımsıcak ısıtıyorum yüreğini
Bazen bir çocuğun gülümseyişinde
Bazen şarkı söyleyen kuşların sesindeyim
Duymuyor musun anne?
Bir çiçeğe dokunduğunda
Beni yalnız bırakıp yar gideceksen bileyim
Yüreğinden sileceksen üzeceksen bileyim
Seni her an seni her gün sevebilmek dileğim
Yine aşksız yine cansız kalacaksam bileyim
Bir onulmaz derde düştüm gönlü sarmış bin cefa
Gözlerinden aşkı içtim ömrü ettim yar heba
Geçti günler gelmiyorsun sürmedim ben hiç sefa
Gülde yokmuş, elde yokmuş, sende yokmuş hiç vefa
Yüreğime kar yağıyor
Eritmeye gücüm yetmiyor buzlarını
Gözlerini arıyorum
Teselli etsin diye beni
Doyursun diye ruhumdaki açlıkları...
Bitimsiz akşamlarda
Ağlamam peşinden terk etti diye
Yolun açık işte git güle güle
Değmez senin için hiç üzülmeye
Yanarsam billahi gözüm kör olsun
Sanki senden başka seven kalmadı
Sana
Kırmızı panjurlu evler
Vaat edemiyorum
Atlar, katlar, yatlar da alamam
Züğürdün tekiyim
Tek servetim
Acaba şimdi
İstanbul Üniversitesi
Edebiyat Fakültesi önündeki
O banklar duruyor mu?
Acaba şimdi
Birisi sevdiğini
Sana ümit vermedim
Yüzüne hiç gülmedim
Bir an bile bil ki ben
Allah için sevmedim
Yoluma çıkma benim
Doğru mu duydum sevgilim
Veda sözleri mi ettin
Ayrılığa bahanen ne
Anlamadım nedir derdin?
Seni benden çok sevecek
Belki çok güzel değilsin
İstesen de 90-60-90 olamıyorsun
Saçların dağınık, ruhun dağınık
Laf aramızda
Mutfak işlerinden de pek anlamıyorsun
Ama olsun…
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!