Daha dün kucağımda mis kokulu bebektin
Öptüğüm kokladığım nur yüzlü bir melektin
Bakmaya kıyamazdım, kem gözden sakınırdım
Sen yoluna canımı harcadığım emektin
Sevgimi zıbın yaptım üşüyen bedenine
Firakın dün gibi durur yadımda
Hayalin can gibi kurur bağrımda
Huzurum kalmadı gönül vurgunda
Günahım boynuna Karşıyakalı
Ezalar kalbimi yorar gurbette
Aşk mevsimi geçiyor bak
Gönlüm hicran dolmadan gel
Sensiz her yer kapkaranlık
Dünyam zindan olmadan gel
Biliyorum ağlıyorsun
Başını göğsüme yaslayıp
Dinleseydin kalbimi,
Duyardın atışlarında
'Seni seviyorum' dediğini.
Ve bilirdin
Senden başka hiç kimseyi
Bir şarkıdır adın şimdi dilimde
Özleminle büyür aşkın içimde
Yanımda yoksun bu dertli günümde
Yoruldum sevgilim seni anmaktan
Gelenden geçenden haber sormaktan
Cümle candan özgesin sen yok ki bir tek benzerin
Öyle sevdim ta gönülden oldu aşkın ezberim
Secdegahtır gittiğin yol sözlerindir servetim
Ey Muhammed yoldaşım ol nurla dolsun makberim
Bed fikirmiş bed zikirmiş cismi her dem mahveden
Ata’m senin adını aşkla kalbime yazdım
Bana verdiğin şevkle kudretime inandım
Tutundum tarihime artık eğilmez başım
İnan kederden değil mutluluktan gözyaşım
Özgürlük dolaşıyor bin edayla ruhumda
Türklük asaleti var her bir damla kanımda
Bilemem nerdesin yokluğun berbat
Yüreğim ağlıyor her günüm feryat
Ne olur dön bu şeb bitmeden mehtab
Seni çok hem de çok özledim ser-tab
Güller yaprağını döktü burada
Yürekler sevmeyi unutuyor gün be gün
Nefret ateşleri yakıyor bedenleri
Suratlar kararmış,kin kusmakta bakışlar
Artık göremez olduk tebessüm edenleri
Bilmiyorum bu öfke kime
Anlamıyorum bu kargaşa niye
Ayrılık rüzgarları vuruyor
Bu gece yüzüme
Ateşim harlanıyor
Yakıp kavuruyor sevdan
Acın akıyor kalbimin deliklerinden
Güve yemiş elbiseler gibiyim
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!