Bakmak, sadece bakmak, geçmişin ardında kalan gölgeliklerden bakmak.
Tüm düşlerin sıralandığı an zamanlarından kopan bir görüntüye bakmak...
Geçen ömrün birçok karesinin sıralandığıdır düşleri tekrar yaşamak belki de en hoş olanına bakmak veya acısı yıllar süren bir anıyı perdeleyerek içinden sadece bir ana bakmak...
Belki de bakmaktan ziyade düşlemek geçmişten kopup geleceğe özlemle saniyeleri değerlendirerek bakmak, çünkü kaç saniyedir bu nefes alma zamanı bilinmez ama ömre uzayan sevgi ki geride kalan sadece geçmişin puslu anıları ile kaybetme acıları.
Aslında önemli olan ben de sevmiştim denmesinin ardında kalan boş düşünüşlerle, göz diplerinde kalan en son sevgi zamanının son saniyeleridir aslında en çok canını yakan.
Seni bildim bileli,
ey balçık dünya,
başıma nice belâlar geldi,
nice mihnet, nice dert.
Seni sırf belâdan ibaret gördüm,
seni sırf mihnetten, dertten ibaret.
Devamını Oku
ey balçık dünya,
başıma nice belâlar geldi,
nice mihnet, nice dert.
Seni sırf belâdan ibaret gördüm,
seni sırf mihnetten, dertten ibaret.



