Bir gece ansızın söndü ışığın,
Odama çöken gölgeler konuştu,
“Artık gelmeyecek” dediler,
Ve ben o an
Bir ömrün kapısını içerden kapattım.
Kalbimden bir kervan yola çıktı,
Hepsi senin adını taşırdı sırtında,
Ama yolda hepsi birer birer öldü.
Ben yalnızca boş heybelerle kaldım,
Ağırlığı olmayan bir hayatla.
Senin gidişin,
Bir bıçak değil,
Bir şehrin haritadan silinişi gibi.
Sokaklar yok, evler yok,
Bir tek enkazın ortasında duran ben varım.
Kırıldım, ama cam gibi değil,
Cam düşse toplanır;
Benim kırıklarım havaya karıştı,
Nefes aldıkça boğazımı kesiyor hâlâ.
Her sabah uyandığımda
Yatağımın bir ucunda boşluk ağlıyor.
Yastığa başımı koyduğumda
Senin saçlarının kokusu yerine
Çürüyen hatıralar sarıyor beni.
Fırtına dediğin sadece gökyüzünde kopmaz,
Bazen İnsanın damarlarında kopar
Sen gittin ya…
Her kan damlam, her nabız atışım
Bir gök gürültüsü şimdi.
Ben seni unutmaya çalıştıkça
Daha çok kazınıyorsun içime.
Hani taşın üstüne yazılan yazılar
Yıllar geçse bile silinmez ya—
Sen de öylesin,
Taştan daha sert bir acı.
Ve gidişin,
Sen bana ayrılığın değil,
Bütün mevsimlerin ölümü oldun.
Artık bahar çiçek açmaz,
Yaz güneşi ısıtmaz,
Sonbahar yaprak dökmez.
Sadece kış,
Sonsuz bir kış var içimde.
Ve ben…
Bir mezar taşı gibi dimdik dursam da,
Altımda çürüyen
Bir kalbin ağırlığını saklıyorum.
Bir gün döneceksin sandım,
Kapının tokmağına bakarak yaşadım.
Her sesin ardında senin adımlarını duydum,
Ama gelen hep sessizlik oldu,
Ve sessizlikten daha zalim bir misafir yok.
Gözlerim alıştı karanlığa,
Ama kalbim hâlâ arıyor ışığını.
Her gece bir mum yakıyorum içimde,
Senin adını fısıldıyor alevi,
Ama sensizliğin,rüzgarı hep söndürüyor.alevi.
Biliyor musun, ayrılık bir defa yaşanmaz,
Her gün yeniden vurur insanı.
Ben seni her sabah yeniden kaybediyorum,
Her akşam yeniden gömüyorum
Ve her gece yeniden yas tutuyorum.
Şimdi anladım:
Ayrılık sadece bir gidiş değil,
İnsanın kendi içine gömülüşüdür.
Ben kendimi gömdüm sana,
Toprağına hasretimle kapandım.
Ve eğer bir gün dönersen,
Beni bulamayacaksın eski halimle.
Çünkü ben,
Senin gidişinle biten bir hikâyeyim artık;
son sayfası omunmamış yırtılmış bir kitap gibiyim.
Meftun Hasret
Kayıt Tarihi : 20.8.2025 05:29:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!