Her sabah
Ekmek attığım güvercinler de
Terk etti bir sabah
Boş bir maviliğin
Yalancı griliğinde
Ve bedensiz vücudun
Sensizim.
Sana tapar
Sana ağlarım geceler boyu.
İklimleri perde perde
Gökyüzüne taşırım.
Küstürürcesine celladımı
Ay vururken pencereme
Sokaklar hep sessizdir
Ve geçerken kaldırımından
Sessizce içimizden geçer
Göz yaşlarımız
Bir tek sen varsındır
Duvar dibinde
Sessizce biriken taşlar gibi
Birikir
Bu sevdam sana
Ölüme muhtaç olur gibi
Muhtaçtır gün doğumuna
Sessizce ayrılırken limandan
Bir yüz
Gözyaşlarıyla uğurlar sevdiğini
Ve uzaklaştıkça
Aşk son bir adım
Daha uzaklaşır kalbinden
Seviyorum seni
Ve bir başka özlüyorum
Teninin hasret kokusunu.
Çalındıkça kapım
Yürek çırpıntılarında
Buluyorum kalbimi.
Tüm sevinçlerimi ve mutluluklarımı
Esir verirken
Bir sabah kimsesizler şehrine
Aşk gözyaşı olup
Süzülmüş dudaklarımdan
Kaybolmuş
Hiç bozulmasın
Gözlerin rengi
Güneş toprağa umut
Dağıtırken
Ve solarken bir çiçek
Dalında seninle buluşsun
Teninin kokusu
Bir nefes kadar
Yakınken sensiz benliğime
Bir adım bile gitme
Gölgesiz çiçeklere
Ay düşerken
Bak…
Görüyor musun?
Yaş yerine kan damlıyor
Gözlerimden.
Düşündükçe seni
Kan ve revan içinde kalıyor
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!