Hedef’e birlikte yürüyoruz,
Kol kola.
Hangi sapakta sizden ayrılacağım,
Bilinmez.
Bir daha nerede buluşuruz,
Nasıl, onu da bilemem.
İnsanlara tepeden bakma,
Kuşbakışı olur tanıyamazsın.
Öbek öbek görürsün onları,
Birbirlerinden ayıramazsın.
Karşına alacaksın,
Gözlerinin içine sevgiyle bakacak,
Yirmi dokuz ekim iki bin altı,
İşte yaş altmış Tamı tamına.
Benim için milat bu;
Artık karşılıksız sevmeyeceğim.
Küçük küçük bilmecelerin
İçinde olacak sevgim.
Ben bu gün evden kaçtım.
Işıklarda duran arabalara mendil sattım.
Arabaların camlarına
Ellerimle abandım,
Mendil almayanlara dilimi çıkardım.
Baktım gelin arabası geliyordu,
1948 ler de kıydırmışlar nikahımız ı,
Fatih nüfus müdürüne;
Beşik kertmesi olmuş bu.
Sen ayvaz, ben ayvaz.
O gün gelene kadar,
Hep arayıp durmuşum seni.
Ben senin elinde bir oyuncak;
Göklerde uçurduğun balonun,
Yerlerde yürüttüğün araban,
Aguşunda bebeğinim.
Beni kırma ne olursun;
Kırarsan üzülürsün,
Hani sen uçarken;
Kar vardı ya idilim lapa lapa,
Sen uçtun, bir tuttu o kar.
Biz ulaşana kadar eve kaya kaya,
Sen Chelten’e ulaşmışsındır eminim.
Hani sen uçarken;
Sevmek kolay değil,
Kocaman yürek ister.
Sevdin mi gönülden seveceksin.
Karşılığı geldi mi,
Peşinden gideceksin.
Naz yapacak,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!