'' Eskiden aşklar şöyle idi, böyle idi...'' diye anlatılan aşklara tanık olacak kadar büyümüşüm. Çünkü bu değişimin, bu ayrıcalığın en vurguncu, en yaralayıcı dozunu yaşayarak geldim buraya.
Eski ya da yeni, romantik ya da bir başka tanımla... Ne denli adlandırılır, ne denli tanımlanırsa tanımlansın.... Hangi kalıba sığdırır ve hangi renge boyanırsa boyansın aşk aşktır. Ve sadece iki kişilik bir duygu dünyasıdır.
Bence gerçek aşkın kök rengi mavidir. Eğer bunu bana dünlerde sormuş olsalardı yaş evresinin verdiği özellikle pembedir derdim. Oysa pembe, duygusal düş dünyasının rengidir. Eğer yarınlarda aşkın rengi ne olacaktır diye sorsalar, pembe ve mavinin karışımından doğan eflatundur derdim. Eflatun renginin daha ötesi ise küf renginin olcağını söylemeye gerek var mı.
Oysa bunun böyle olmadığı daha sonrasında anlaşılacaktır.
Garibin hakkını elinden alıp
Ekmeği harama banmaktır gaflet
Yalanla, hileyle günaha dalıp
İblisi can dostu sanmaktır gaflet