Çocukken çok hayal kurardım. Hayallerimle avunurdum. İlk aşkımda hayallerim de canlandırdığım biri olmuştur. Belki bir televizyonda gördüğüm, belki de sokakta gördüğüm birinden etkilenmişimdir, bilemiyorum. Ama ben, hep onlarla kendi yalnızlığımı unutmaya çalışmışımdır. Bazen rüyalarıma girmiş, doldurmuştur tüm düşlerimi…
Her hayalimden ayrıldığımda da onu özleyip, yeniden varlığını yanımda istemişimdir. Bakın, yine canlandı; o duygularım birden;
Hayalimdeki kız, biliyorum, daha yeni ayrıldık seninle. Özledim bile, şimdiden seni. Ne yapayım? Sanki bu kalbim seninle yaşıyor. Tükenmiyor sevgin, çoğalıyor; gün geçtikçe içimde...
Duygularımı anlatmaya sözcükler yetersiz kalıyor, inan gülüm inan. Seninleyken bile, seni özlüyorsam, düşün; sen olmadan hissettiğim, yaşadığım duygularımı. Düşünemiyorum ben, düşüncelerim durdu birden. Sen yokken, şu dünyada, yapayalnız yaşayacağım günlerimi. Bu sana aşırı düşkünlüğümün, bir adı olmalı. Ama ne? Adı ne olursa olsun, sevmiyorum şu dünyada sensiz; yapayalnız yaşamayı…
Bu son fasıldır ey ömrüm nasıl geçersen geç!
Cihana bir daha gelmek hayal edilse bile,
Avunmak istemeyiz öyle bir teselliyle.
Geniş kanatları boşlukta simsiyah açılan
Ve arkasında güneş doğmayan büyük kapıdan