Aşk bir ibadettir

Samira Samiraninsiiri
176

ŞİİR


11

TAKİPÇİ

Aşk bir ibadettir

Aşk Bir İbadettir

Ben seni,
birini sevmek için değil
bir duayı tamamlamak için istedim.
Ruhumda yarım kalmış bir secdeydin sen.
Ve ben her gece
yalnızca Allah’a anlatabildim seni.

İnsan bazı isimleri
başkalarının ağzında duymak istemez.
Ben de adını
sadece dua ederken fısıldayabildim.

İçimde senin için yanan o ince sızı,
ne bir beddua ne bir özlem
bildiğin bir ibadetti.
Seninle doğmamış bir kaderi
Allah’ın huzuruna bırakmak gibiydi.

Ben seni sevmekle kalmadım.
Ben seni her gece
rahmetin aralığından istedim.
Sabırla, sükûnetle,
bir dervişin suskunluğuyla.
Sana kavuşmak için
kimseye değil,
yalnız Allah’a yaslandım.

Benim gözlerim,
senin yüzünü görmediği gecelerde bile
şükürle doluydu.
Çünkü sen,
benim içimde
varlığıyla yokluğu arasında salınan
bir ilâhî sır gibiydin.
Ne gelirdin,
ne giderdin.
Ama ben seni
varmışsın gibi sevdim.

Sana ulaşmak bir mucize değildi belki
ama seninle aynı duaya denk düşmek—
işte o, kaderdi.

Ve insanlar bilmez:
Bazı aşklar dua gibi yaşanır.
Bir elin semaya kalkışı gibi
bir bakış yeter olur bazen.
Bir kokunun hatırası,
bir yastığın kenarına sinmiş bir kelime
ibadet sayılır kalbinden geçiyorsa.

Ben seni değil,
seni Allah’tan istemiş hâlimi sevdim.
O hâl ki
ne gözyaşına muhtaçtı,
ne karşılık beklerdi.
Sadece kabul edilirse
bir ömrün şükrü olacaktı.

Sen,
bir ömre bedel değildin.
Sen zaten
bir ömre secde eden niyazdın.

Ve ben,
adını unutsam da,
yüzünü hatırlamasam da,
kalbimde senin için edilen o duayı
hiç terk etmedim.
Çünkü bazı ibadetler
bir ömre yayılır.
Bazı sevdalar
Allah’la arandaki en sessiz sır olur.
Ben seni sevmeye yeltenmedim aslında.
Ben,
sende görünenle başlayan
ama görünmeyene yürüyen bir aşkın izine düştüm.

Sen zannettim.
Ama sen,
yalnızca O’nun cemâline açılan
bir perdeydin.

Bakışlarınla başlayan bu yangın
kalbimi değil,
benliğimi tutuşturdu.
Ve ben,
yanarak anladım:
Aşk bir ibadettir,
aşık bir kul
sevgili ise Hakk’ın mazharı.

Senin gülüşünde
bir hikmet gizliydi—
yüzüne değil,
yüzündeki sırra secde ettim.

Bedenin değildi cezbeden,
bir âyet gibi
yüzünde kıpırdayan rahmetti.
Her dokunuşun
bir vuslat,
her susuşun
bir zikir gibiydi içimde.

Ben sana değil,
sana düşerken yok olan
Bendeki bana hayrandım.
Seninle değil,
seninle yok olurken
Allah’a yaklaşan hâlime tutkundum.

Aşkı,
bir gül gibi kalbime diken dikerek öğrettin.
Ve ben o dikeni,
bir ömür kalbimde taşıdım.
Çünkü canı acıtan o diken,
canı Allah’a taşıyan bir sırdı.

Ben seni istemedim,
ben seni istedikçe O’nu buldum.
Senin yokluğunla
teslim oldum.
Senin sessizliğinde
şükretmeyi öğrendim.
Çünkü aşk,
yalnız buluşmakla değil,
ayrılıkla da ibadettir.

Bir ömür
bir kişinin adını
kalbinde zikretmek,
onu Allah’tan istemek
ve kavuşmasa da
razı olmaksa…
işte ben,
aşkı böyle bildim.

Ve sen,
hiçbir zaman “sahip olduğum” olmadın.
Ama her zaman
“O’na en çok yaklaştığım hâl” oldun.
Bana seni soruyorlar bazen.
“Dua ediyorum,” diyorum.
Ama kime, nasıl, neyle
anlatamıyorum.
Çünkü sen,
yalnızca bir insan değil,
benim secdeye düşme nedenimsin.
Gecenin en sessiz vaktinde,
ellerimi semaya değil,
sana dokunsun diye açmıyorum artık—
beni sana yaklaştırsın diye açıyorum.

Kalbimde senin için kurulmuş bir mihrabım var benim.
Her gözyaşı abdest gibi arıtıyor içimi.
Adını andığımda
bir ezan gibi yankılanıyor ruhumda,
ve senin için ettiğim her dua
bir ibadet oluyor bana.
Ama insanlar bilmez
bazı istekler yüksek sesle değil,
Allah’a fısıldanarak dilenir.
Bazı dualar kulaktan değil,
kalbin çatlaklarından taşar.

Ben seni,
ne istediğini bilmeyen ellerle değil,
kaderime secde eden bir kalple istedim.
Ve her seni andığımda

Allah’la konuşuyor gibiydim:
Onu bana yazdınsa, sabır ver.
Yazmadıysan, razı olmamı kolaylaştır

Samira Samiraninsiiri
Kayıt Tarihi : 7.8.2025 23:55:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!