Dost bağında baş gösterdi bir çiçek,
Söyledi bahçivan bağ elçisidir,
Çiçekler içinde ahmerdir gökçek,
O da bülbül için zar elçisidir.
Yara layık ne armağan gönderim,
Vücudum şehrini seyran eyledim
bir köşenin yetmiş yedi yolu var.
evvel altmış altısına uğradım
on birinin türlü türlü hali var.
Yedi kapı açılır arşın katında
Cahil meclisinden firar eyledim
Arif meclisinde karar eyledim
Kim ki meth ettiyse zarar eyledim
Beni tan edenden ticaretim var
Aşık sümmani ve aşık şenlik dönemlerinde aşıklık geleneğinin doğudaki en önemli aşıklarıdır.aşık sümmani’nin hakk aşığı olduğu konusunda ne kadar tereddütlerimiz yoksa aynı şekilde aşık şenlikte hakk aşığıdır geçmişte bu iki aşık arasında geçen karşılaşmalar dosthane tavırlar aşıklık dünyasında çok önemli bir yere sahiptir.
Aşık şenlik çıldırın suhara köyünde 1850 yılında doğmuştur.aşık sümmani ile rüyalarında dost oldukları söylenir.kısacası aşık sümmaniyle kader arkadaşıdır.çok sert yapısıyla dikkat çeken aşık şenlik'e karşılık sümmani ise nasihat ehli olarak bilinir.
Aşık sümmani’nin çıraklarından biri,aşık sefili çıldırdayken kendini sümmani olarak tanıtır ve bir konağa Ardahanın Ur Köyünde Hamşioğlullar'ının beyi Celal Beye kendisini Aşık Sümmani diye tanıtır.amacı; Aşık Sümmani'nin adını kullanarak Aşık Şenlik'i mat etmektir.kendisi farkında değildir ama Aşık Şenlik kendisinden kat kat büyük bir aşıktır.Celal Bey de Sümmani senın adını çok duydum ama görmek bu güne nasipmiş,Şenlik'e haber edelim de gelsin insanlar sizin karşı karşıya gelmenizi bekliyor der.Şenlik'e haber edilir Şenlik bu haberi alınca inanmaz Sümmani olduğuna babası ne oldu oğlum neden inanmıyorsun der "baba ben Sümmani'yi rüyamda gördüm bu gelen Sümmani olamaz ama Celal Bey'in sözü yere düşmez gideceğim" der ve yola çıkar bu arada Sümmani ile Şenlik'in atışacağını duyan halk Celal Bey'in konağını hınca hınç doldurmaktadır.Şenlik konağa gelir celal beye selam verir ama Sefili'ye selam vermez ve söyleşiye başlarlar fakat atışma beklenmedik bir şekilde kısa sürer Sefili Sümmani'nin adını yere düşürür sazını da şenliğe bırakır Samikale'ye doğru yola çıkar. O zaman ki atışmalarda mat olan aşık sazını bırakır gidermiş Sefili'nin sazı bırakması da ondan dır.
Ben de bu dünyâya üryân gelmişim
Benim bu dünyâda yanânım mı var
İstemem dünyânın dolusu malı
Hükmünü vermeye fermânım mı var
Eğer âşık isen maşûkun getir
Çoktan beri teki vatan olmuşam,
Diyar-i gurbette candan usandım,
El kahrı çekmekten ömrüm tükendi,
Ay yıl hafta değil günden usandım.
Gönül ister bu can vatanı aşa,
Bir pir söyler iki pişman olursun,
Sırrın açma haktan başka bir yerde,
Vücudun mülküne sultan olursun,
Sabredersen Eyüp misali derde.
Sanma dileyenler muradın almaz,
Bugün yine yârdan bir name geldi,
Okudum namesin dil ateşlendi,
Dedim cevabını yazım gönderim,
Kalem aldım ele el ateşlendi.
Hamdülillah o yâr ikrara gelmiş,
Neylerim Siruru neylerim gamı,
Ben beni fehmetsem derdi ah yeter,
Dem keş olmasam da arz etsem demi,
Demlenemesem de ahu vah yeter.
Yılda yüz bin hüccac tutarlar saf saf,
Bir dağ ben yüceyim dese ne fayda
Ağustos ayında kar olmayınca
Beyhude ömrüm çürütsem ne fayda
İkrârına sadık er olmayınca
Evliyâ hizmeti başımın tacı
Anadolu'nun pirlerinden.. Allah rahmet eylesin...