Sen çocukken senin anan
Sevgi ile bezer seni
Bir dediğin iki etmez
Bal içinde yüzer sesi
Sana derler tatlı bala
Bir güzel inerdi yoldan aşağı
Ela gözlü bir ceylana benzettim
Saçını dökmüştü belden aşağı
Çiçek açmış bir fidana benzettim
Hece sayısı beştir (2+3) ,(3+2) . Duraklı olur.
aşağıdaki ilahide olduğu gibi.
MÜMİNİZ
Bizler müminiz
Radyo, televizyon, pikap, kaset gibi eğlence araçlarının olmadığı dönemlerde, köy ve kasabalarda bulunan köy odaları ve kahvehanelerde, ehli diller, halk âşıkları halkı eğlendirmek, için halk hikâyeleri anlatırlardı.
Günümüzde eğlence araçları çoğalınca, bu güzel geleneğimizde maalesef unutulmaya yüz tuttu.
Kahvehanelerimizde, insanları sadece oyalayıcı olan, oyun çeşitleri ile meşgul edilerek. Kültür etkinliklerden uzak tutulmaya başlandı.
Hatırlarımda, eskide Ramazan ve kış gecelerinde, kahvehanelerde gece sahura kadar “Halk âşıkları” bir hikâyeden başladılar mı? En az on, on beş gün devam ederdi. O günlerimizi şimdi ne yazık ki arar olduk.
Bu halk hikâyelerimizden kısa bir örneğini aktarayım ki ”Türk Halk kültürüne” bir hizmeti yerine getirmiş olayım.
Okumanın yaşı yoktur arkadaş
Yedisinde başlar yetmişe kadar
Bence seferberlik ilan etmeli
Edirne’den tutun ta Muşa kadar
Çeşit çeşit yollar gelir aklıma
Yol vardır ki Hak Rahmana götürür
Yolda var ki onun sonu felaket
Alır seni kör şeytana götürür
Kuzu otlatırdım on beş yaşında
Attım ben değneği bıraktım çıktım
Aldım sazı dedim böyle işin de
Sildim tüm emeği bıraktım çıktım
Yeterli miktarda vardı suyumuz
İki tane nimetim var
Aşım özüm özüm aşım
Vücudumun parçasıdır
Kaşım gözüm gözüm kaşım
Hak divana varacaklar
Kelam-ıllah Kur'an hak için
Gönüllere sultan hak için
Abdulkadir geylan hak için
Huzur ver Allah'ım huzur ver
Âşık gürkani
ÜSTADLARIM BÜYÜK DERSLER NİTELİĞİNDEKİ ŞİİRLERİNİZİ OKUMAK MUHTEŞEM HOŞUMA GİDİYOR YAZAN YÜREĞİNİZ DAİM OLSUN AŞAĞIDAKİLERDE İÇİMDEN GELDİ BELKİ OLMADIĞINI BİLDİĞİM HALDE PAYLAŞMAKTAN MUTLULUK DUYUYORUM
EN DERİN SELAM VE SAYGILARIMLA
Kötüleri sordum neden hep galip
Yediğine baksan h ...