Dağın tepesinde mi
Doruklarda mı
Çoookça yukarılarda
Dibinde miyim
Yoksa yoksam yüreğinde
Yüzeyinde mi
Vazgeçemediğin iç tenin miyim
Kim usanır sevişmelerden
Kim vazgeçer sevmekten sevilmekten
Köknarın dikine dipten
Açılır acırken avuçlarım
Serseri bir güne uyandım
Tamamen vurdum duymazım
Esiyor taşıyor tohumlarım
Savruluyor uzaaak diyarlarına
Kola bacağa yüreğe mayın
Çatlıyor barış çığlarım çağlarıma
Ötüyor bu özgür kuş
Buzullarında
Ötüyor da ötüyor anam
Örtülüyor ödenekleri toprağın ıraklarına
Kanatlarında tozu karışlayan parmaklıklar
Suda erimeyen toprakta çürümeyen
Diyetlerdir bu medeniyetler
Ölümüne bıraktırdığı gerideki eşyaları
Bir sergi olsa yazgıları
Yine de yargılar yargılarım!
Tamamen uçsuuuz bucaksızadır
Boşuna boşalıp gitmez mürekkep yürek
Sanat'ın İçtenliği.. Ne? Mi?
Şimdi artık o da bir formül
E eşittir em ce kare denli izafiyeti
Bir F1 yarışında son sür'ât
Reklamlar uzmanlığına dönüşmüş
Bir kopuş -koşup-kovalamaca-
Kaçıp kovalanmaca lak lak lak
Ben bu yaşı çoktan geçtim
Bir elli santimlik bir alanım
Sorumluluğumu dahi alamam
Sinir kaçakçısıyım
Bu berbat bir duygu
: arındığımı düşündükçe
Daha çok kirleniyor muşum gibi
Kendi varoluşunu saplantılı şekilde
Patlarcasına sorgulayan bir kadın.. Mı?
Evet. Olabilir.
İşte ancak bu olabilir.
Kayıt Tarihi : 4.9.2013 14:33:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
04 Eylül 2013 Çarşamba 14:26:10

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!