Artık kısa cümleler kuruyorum yaşama dair...
kendi sessizliğimde boğuluyordum önceleri,
serseri bir kurşun gibi amaçsızdım...
nereye gideceğimi bilmiyordum,
kime dokunacağımı bilmiyordum...
hayat bir filmdi ve sadece oynuyordum...
senaryoyu 'O An' da alıyordum,
kalemi tutan elimdi;
yazıyordum...
oynadığım senaryoya tek katkım dizelerimdi
etki-tepki yapıyordum...
yürüdüğüm her yolda boşluğa düşüyor,
üstüm başım çamur oluyordu,
kalkıyordum...
kalkmadan bir -an- duruyor,
üstüme bulaşan çamuru silecek
bir el arıyordum,
yoktu,
kalkıyordum...
artık kısa cümleler kuruyorum
uzun bir cümle hayatım boyunca kurmamıştım zaten
kısa cümlelere yeni yeni alışıyordum...
ve hep devamının gelmesini diliyordum,
üç nokta koyuyordum...
...
sonum üç noktaydı,başım üç nokta...
ve her yanımda bir kargaşa
karmakarışık duygularla düştüğümde yola
karmakarışık bir yola düştüm,yanımda adımla...
ne bir düşmanım oldu beni düşürecek
ne de bir dostum düşünce el verecek...
ve aldığım her nefes bir arayıştı bende,
anlamsızlıklara karşı bir anlamsızlık katmadım
sadece arayışlarımla anlamsızlıklara katkı sağladım,
dilimle...
dilsizliğim insalaraydı
dilimi kullandığımda aldığım tepki
beni dilsiz yapmıştı
ve şimdi konuşmam için yalvaranlar
beni susturanlardı...
keşkelerim olmuştu
ve son keşkemde keşkelerim son bulmuştu...
güneşli günlerim doğmuştu,
son fırtınadan sonra
o da battı,
Batı-da kaldı
doğu yalnızdı,
güneş mi doğuyu terketmişti,
yoksa doğu mu güneşi istememişti
aslında aşikar-dı...
sessizlik;
ölen bir bedenin konuşmasıydı
ve adım;
susan bir bedenin ölmesi...
Kayıt Tarihi : 14.10.2008 20:29:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!