“Hiç kimsem yok” dediğin zamanlar,
Beni hatırla.
Yaptıklarımızı,yaşadıklarımızı hatırla.
Sevdama sarıl,sonra uyu.
Karanlık gecelerin,puslu sabahlarına beni sor.
Gördüğün rüyayı hayra yor.
şimdi gidiyorsun;
git! ...
gidişinin ardından
atılırım kör kuyulara
haykırırım, duyulmaz sesim…
sonra…
Korkunç firarların yolcusuydum
Bir şeylerin peşinde… başıboş…
Gelişinle değişti her şey
Sürgün sona erdi
Firarlar nihayete…
Sen bırakıp giderken,
Günün ilk ışıkları,karanlığı boğazlıyordu.
Ve karanlık çırpınıyordu benim gibi.
Acımadın,gittin…
Bir mutluluk borcun vardı,ödeyemedin.
Sonu olmayan bir firarın peşindeyim
Kan ter içinde koşuyorum
Bir vadiden diğer bir vadiye
Aylardan şubat
Mevsimlerden zemheri
öyle işte usta...
ne arayan var ne de soran
artık düşmüyoruz gönüllere
değmiyoruz gözlere...
kısacası; unutulduk...
biz bağrımızı açtık
Hüzne,ayrılığa değil artık şiirlerim.
Mutluluğu büyütüyorum mısralarımda.
Sevgi,gözlerini açıyor kalemimin ucunda.
Hüzün,ayrılık terk ediyor beni.rahatlıyorum….
Ben,seni seviyorum…
Birine benziyorsun ama kime?
Sahi,sendin bırakıp giden ele.
Hatırla der gibi bakma yüzüme.
Unuttum güzel kız,unuttum seni.
Verdiğin değer apaçık ortada.
…Ve sen gidiyorsun öyle mi?
Cami avlusuna bir bebek bırakır gibi bırakıp beni.
Siyah bir kefene sarıp sevgileri,ümitleri gömüp gidiyorsun.
Ve sen gidiyorsun öyle mi?
Kızgın bir ateşte çıra yakar gibi yakıp duyguları hisleri.
Bir yol var altımızda,
Acaba nereye gider?
Var mıdır gönlünde hasret,
Yüreğinde keder?
Mayıs/2006 Karabük
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!