Bir bocalaması vardı, toprağı değiştirilen gülün
Tomurlarında kırağı izleri, alın buğulanmış hali
Yeniden alevlenecek miydi uykularda büyük rüyalar
Yeniden gönül sepeti ağırlaşacak mıydı hülyalarda.
Epey olmuştu sevda kuşlarının kırık kanatları bağlayalı
Sandıktan çıkıp sevgiler arasında savrulan tülün
Sevda penceresi öyle açıktı ki poyraz rüzgârlarına
Bu yağmur... bu yağmur... bu kıldan ince
Nefesten yumuşak yağan bu yağmur...
Bu yağmur... bu yağmur... bir gün dinince.
Aynalar yüzümü tanımaz olur.
Bu yağmur kanımı boğan bir iplik
Devamını Oku
Nefesten yumuşak yağan bu yağmur...
Bu yağmur... bu yağmur... bir gün dinince.
Aynalar yüzümü tanımaz olur.
Bu yağmur kanımı boğan bir iplik



