Yıllardır köşede durur tavla
Hep aklıma gelir Mehmet Amca
Uzanamaz elim bir kez daha
Açsam saçılır bin bir hatıra
Az mı tavla oynadım amcamla
Bir şey kımıldıyor çimenlerde
Yeşil cüce yeşiller içinde
Karşımda duruyor kertenkele
Nasıl tatlı bakıyor hergele
Küçük gözlerle beni süzüyor
Kalbim öyle deli dolu çarpma
Heder olacaksın artık yapma
Çöktü çökecek göğsüme vurma
Beyhude sesin duyulur sanma
Böyle yaptıkça beni üzersin
O bizim mahallenin çocuklarından biriydi
Ne de olsa aynı kuşağın çocuklarıyız biz
İlk ve tek Kızılderili arkadaşım minik Yakari
Ahırın önündeki çadırda pinekleyen reis
Gündüz vakti uykunun gözüne vururdu
Sabahın başında, henüz aç karnım
İş güç telaşında, eksik kahvaltım
Kapanacak sanki göz kapaklarım
Çayda içilmiyor, kurudu boğazım
Saat on buçukta, nerede kaldı
Günlerden bir gün
Gökler dehşetle zırlamış
Karanlıklar içinden
Bir şimşek çakmış
Bir parça aydınlığı
Uğurdan saymışlar
Sabahları yolumun üstünde
Bir mezarlık var gözü üstümde
Garip duygular dolar içime
Dua ederim ölüp göçene
Çeker beni kavak ağaçları
Güzelim Tac Mahal’i yaptırmış
Dertlere karışmış Şah Cihan
Büyük aşkını duvarlara yazmış
Görsünler istemiş yufka yüreği
Varsa yoksa eşi için çarpan
Aşk dediğin bir anlık gaflet
Bir çift gözden kaçamazsın
Gördüğün an tam bir dehşet
O gözleri hiç unutamazsın
Aşk dediğin bir amansız şimşek
İnönü’de bir kale var
Sırtını duvara vermiş
Uzanıp denize bakar
Bıkmış meşin yuvarlaktan
Yeşil çimden geçmiş
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!