Bir emsalim yok ya yegâneyim,
Sesim belki yankı bulur, arş-ı alada.
Bigâneyim ve hem de yok sitayişim,
"Dünya" denilen şu ismiyle müsemmada.
SAHTE MELEK
Bir bataklık gülüydü ki
Sarmaşık gibi sarıp
Çekip alandı beni efsanesine…
Geride bırakırken, topyekûn haysiyetimi
Sebatsız bir yolcuydum artık
Kapıdan öyle bir gir ki
Pervaz haşmetinden çatlasın.
Öyle bir selam ver ki almasalar da
Selam bırakmasın selam üstüne.
Hakikat kimden gelirse, kabul et
SENİ BEKLEMEK
Sakin bir düşünemedim
Ellerim hep nokta nokta
Rezil olmak var ucunda.
Akıbetim hayır değil
Perişanım, perişanım
Diyorsun ki bana şiir yazmadın
Sen şiire değil, söze sığmazsın
Gece ile gündüz dilimde adın
Şarkıya, türküye, saza sığmazsın
Bir sevgisin içte, aşkla karışık
Bundan böyle hiçbirinin ayağına
Gitmez ayaklarım, gitmeyeceğim
Ateş-i aşkta ilelebet yansam da
Eğmem şu başımı, eğmeyeceğim
Bu söz büyük söz, yok geri dönüşü
ŞU NEFSİMDEN
Dünyayı versen yutar, karnı patlasa doymaz
Beni benden aldı da yine gelip uslanmaz
Yirmi dört saat yatsa gene uykuya kanmaz
Hep çektiğim nefsimden, nefsimden
VEFASIZ
Ben günahkâr yürek
Sen seher yıldızı,
Bahtım hiç gülmeyecek mi?
Sevgilinin, sevgisizi.
Bu şiir benim değil, tıpkı bu hayat gibi,
Bu yağmur niye inadına inadına yağıyor.
Bu yağmur, bu yağmur beni bitiren yağmur,
Bu yağmur, bu yağmur benim değil…
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!