Hazırlığımda iş yok,
İş yok imtihanımda,
Kötü yaptığım işler,
Gelip durdu yanımda.
Herkesin var verecek imtihanı,
Milletim olsun dünyanın en hası,
Bir gülüşü silsin sinede pası,
Ölçmesin mihenk, biçilmesin pahası,
Cenneti yaşatsın Anadolu’m.
Çekemezler göz koymuşlar yurduma,
Dört buçuk milyar yıldır hep dönüyor,
Vadesine kadar hep dönecektir,
Güneşi dünyamıza yer eyledin,
Aşkını da gönlümüze yer eyle.
Başını alıp gitmez başka yere,
Belki özde, belki dostun sözünde,
Belkide bir sürü sebebin tümü,
Parıltıdır inananın gözünde,
Huzurun mutluluğu, tebesssümü.
Dosdoğru bir yola girmiş yürürsün,
Bir bütünün denizinde gezilir,
Nasibin sandalına liman gelir,
Tozum, tozum rüzgâr ile tozulur,
Tanışıklığa yakın siman gelir.
Olur, mu hiç sabrın deli damarı?
Has bahçede güller açmış
Yüreklere Kevser saçmış
Fani sine, ne de AÇmış
Kafi mektup; düşen, SAÇmış.
Bir gölge ki sevimli ne hoştu üstümüzde,
Herkes seviyor diye örtündük örtüsünü,
Nuraniyetinden nur, parlasın yüzümüzde,
Henüz uzaklaşmadan, özledik öpüşünü.
Serinlik uzaklaşır, içte kalır aklığı
Senin için ne yapsam,
Az benim BAŞTIMARım,
Güzelliğin içimde,
Haz benim BAŞTIMARım.
Bir incisin, bir inci,
İçim daralıyor, dünya bana dar,
Nedenli, nedensiz gidenlerim var,
Aramızda engel, ipince bir zar,
Yüzüne, gözüne sürme nem kalsın,
Elinde mendili, Sürmene’m kalsın.
Bu ay Ramazan ayı:
İşte yine, çocukluğumun hayallerine kavuştuğu ay geldi.
Sahur vaktidir haydi kalkın!
Denildiğinde; ruhum heyecandan yerinden oynardı!
Yüreğinize sağlık, emeğinizi kutlarım. Kaleminiz daim olsun, selam ve saygılarımla...