hani sen yoksun ya Destina,
uzaklardasın:
duygularım bir kafese hapsolmuş,
kafese sığmaz olmuş…
varlığın bir dert, yokluğun başka bir dert:
hasretine
Harap gönlümde; asalak, haraç bir sevdaya kaldım,
Besleyen yok, sulayan yok: kıraç bir sevdaya kaldım,
''Bir tatlı huzur'' a hasret, bir lokma sevgiye muhtaç;
Hayat memat arasında pür aç bir sevdaya kaldım! ..
25.09.2004 / Ankara
Beni muhannete muhtaç ettin ya,
Otur da üstüne bir sigara yak!
Bir ‘’aşk manzumesi’’ olan maziyi
Ellerinle yok et, yık giderayak!
Bir ölüm var:
…Son nefes
……ölümün ayak sesi…
Bir ölüm var:
…Bir buse,
……ruhun yenilenmesi.
İyi dersin, hoş dersin de Hıfzı bey;
Kim kaybetmiş biz bulalım öyle dost?
Billahi unuttuk dostluk nasıl şey? ! .
Bu devirde bulunur mu, söyle dost? ! .
Usta kimmiş, çırak kimmiş de hele?
başın göğe erdi ya;
bir mum daha yakarsın şimdi sen!
sen, bir mum daha yakıp,
zil takıp oynarken
ellerimi bırakıp...
ben kalp ağrılarıma yenik! ..
artık bana sevgilim desen, canım desen ne yazar?
sanma ki yüreğim pır pır eder,
canlanır gözlerimdeki ışıltılar! ..
Ayrılık acısı yakar içimi,
Kaderim, önümde zorlu bir engel!
Ömür dediğimiz, bir çay içimi,
Çığ düşmeden yola cananım dön gel! ..
Dön gel ey cananım; vuslat vaktidir,
(Oysa sadece dinlemeni istemiştim)
hırçın dalgalarını izliyordum Akdeniz in
ta karşılardaki bir adacığın kıyılarında
özgürce kanat çırparken bembeyaz köpükleriyle,
bir gün batımının
Gökyüzü bir başka görünür bugün,
Mavisi denize düşmüş de, sanki
Gümüş bir şilteye sarınır bugün!
Boşalmak üzere göz pınarları,
Davransın insanlar; öyle bir an ki
Yaz günahlarından arınır bugün! ...
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!