Baharın yolda oluşu
Isıtır kışı
Ve aşk sadakati tanımaz
Sevda sezginin kızıdır
Kanatları mavi
Bende bilsem kırılırdı ayna
Anlamları boş kalmış kavramların,
Eylem kuramı kapsamıyor.
Sevdanın yalınkat uçurtmalarını uçuruyorum,
İçimin serin rüzğarlarında, dinmiyor ateşi.
Kolum kalkmıyor,
Kolu kalkmıyor, yorulmuş meydanında.
Şirin Şirinliği bilmeli,
Ferhat'ın ölümünü hazırlamak yok öyle.
Aslı'nın yangınında sızlar,
Otuz iki dişimiz.
Dağda yerini bildiğim koyu kuytular gibi sıcak,
Düşlerin serinlesin diye senin,
Sarı sıcak uykularına
Dağlardan kar toplayan benim
Esintisine ayar tutturup gecenin,
Derin kuyulardan su taşıyan da
Günaydın kızım,
Bak yine doğdu güneş;
Gece sefası kapadı yapraklarını,
Uçuştu yuvalarından kırlangıçlar
Dağların şavkıdı sarpları
Ve Amasya kalesi üç bin yıllık anın azametiyle
Sevda ulu bir hasrettir,
Derinlerde saklı durur, deprem gibi.
Gel artık.
Yazılmadık bir şiir daha var karnımda.
Öpüşünü bekliyor.
Sabah bildik bir sabahtı.
gün bildik bir gün.
Güneş bildik bir güneşti, gölgesi de öyle.
Bin zamansız evrak,
Bin uygunsuz yere yetişecekti.
Gözleriniz ah gözleriniz;
Ozansın,
Sabah erken kalkacak,
Açacaksın göklerin perdelerini.
Yerli yerindeyse yıldızlar ve güneş,
Sorun yok demektir.
Yerli yerinde değilse eğer okyanusun mavisi
Güven diye bir kuş uçurdum
Vefaydı adı
Sayılmadık zamanlara
Sanki dönmeyecek öylesine
Hüzün yüklü kanatları.
Türküler dile
Halaylar ele yakıştı
Gümüş kemer bele
Serinlik yele yakıştı
Anıtlar güle
Coşkunluk sele yakıştı
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!