Adını mavi göklere yazmak istedim ama.
Yüreğimden daha büyük gök bulamadım ki yar.
Gözlerimden dökülen kana sakın ha dokunma.
Onda, uğruna adanmış bir hayatın kaydı var.
Gözlerinin limanında, bıraktığın yerdeyim.
Martı için heba ettim tek seferlik şu koca ömrümü.
Yaşarken kollarımda olmasının hiçbir imkânı yok mu?
Bana nefes olan ellerine versinler idam mührümü.
Ölürken gözlerime yalnız o baksın istiyorum çok mu?
Senin tuttuğun fenerle buldum ben yolumu
Anne baba şefkatiyle tuttun hep kolumu
Karanlıklarımı aydınlatan bir güneşsin sen
Senin eserinim, senin bahçenin gülüyüm ben
Sen ki yüz yıllarca âleme nizam veren ecdadın torunusun.
Ah eden bütün mazlumlar sana emanettir, bil ki yükün ağır.
Milletin ve ümmetin kanayan yaralarına hemen merhem sun.
Feryadı göklere yükselenlerin sesine kalamazsın sağır.
Kalbim tık tık diye attığında gülüm.
Kapımı hep senin çaldığını sandım.
Ve umutla uzandı kapıya elim.
Ben ölmeden geleceğine inandım.
Bir martının lâl olmuş kanatlarında dalgalanır deniz.
Her dalgasında haykırır sevdasını, ayrılamayız biz.
Saçlarınla sarmaşık misali ruhumu sardın.
Gözlerinle hayatımı nakış nakış sen ördün.
Sonra beni yaralar içinde gurbete sürdün.
Madem ki kalmayacaktın, kalbime neden girdin?
Günahsız gözlerinden daha güzel bir şiir okumadım ki.
Sararmış, yorgun bir eylül gecesi geç karşıma ve usulca.
Doyasıya dinle o enfes şiiri, beni anlarsın belki.
Ve ben yeniden doğayım yar, gözlerine ederek iltica.
Yolumuz çok dikenlidir, bil çocuk
Yürümek mert adamların işidir
Dava için terleriz boncuk boncuk
Göze alıp yürüyen er kişidir.



Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!