Ancak uyandığımda anladım
Elin elimde
Dizin dizimde
Sana yaptığım nefes bağışının
Bir rüya olduğunu.
Gittiğin an, anladım ki
Gitmiş yarısı bu şehrin.
Dolmuş gözlerime yaşlar
Çökünce üzerime karası bu şehrin.
Unutulmaz bir aşkı unuttun kalbimde
İlk kez ağladığımda
Yanaklarımdan aşağı süzülmüştü yaşlar
İşte bu yüzden
Hep aşağı duğru akar bütün ırmaklar
Beni bırakıp gittiğinde
Acele etme ey dost!
Ölmek için çok erken daha
Yaşamak için çok geç olsa da
Nasıl olsa ölen var senin yerine
Her dakika, her saniye
Ben kimi sevsem
Ya güneş olur ya yıldız
Elimi uzatırım
Tam tutacakken
Ya güneş batar
Ya yıldız kayar
Tabanı delinmiş
Ayakkabısının dışında
Hiçbir şey gizleyemez
Bir çocuğun
Yırtık çorabından
Dışarı çıkan
Gönül:
Ey sahip,durgunsun bugün.
Sahip:
Senden yana dertliyim çünkü.
Gönül:
Suç yine benim yani?
Ay ışığı aydınlatırken odamızı
Bölüp bir parça bayat ekmeği
Koyup arasına çatlamış dudaklarının
Ve doldurup kırık bir bardağa
Musluktan akan hayat sıvısını
Kana kana içebilmenin mutluluğunu
Şimdi senin olmadığın bir şehirde
Yürüyorum ellerim cepte.
Ağlamak yok diyorum içimden
Ama gözyaşım direnişte…
Arkamda şehrin o bilindik telaşı
Kalbimde bilinmedik bir özlemin gözyaşı…
Ölümden korktuğum falan yok
Yaşamaktan korkmadım en başta
Savaşmaktan, acı çekmekten
Gün olur omuzlar götürür beni
Ayakların götürdüğü yere
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!