kafamın içinde bir ambulansın siren sesi
yardım edin vermek üzere son nefesi
kalbi durdu bilinci kapalı ne acı
diktim hastane önüne kara incir ağacı
doktor yetiş yok mu bunun ilacı
Kayboldum ben, gecenin koynunda
Sustum en son, kırıldım sonunda
Sen bi dua gibi düştün yoluma
Şimdi beddua gibisin solumda
Kayboldum ben, sessizlik uykumda
Adını sayıklarken yandım sonunda
Çektiğim bu kahır mı dünya mı beni reddeden
Yoksa ben mi dünyaya fazlaydım baştan beri
Hangi şiirde yazılmış benim bahtım
Hangi dizeye saklanmış bu kadar acı
Ey hayat dediğin susuz bir çöl
çal kemancı bugün de bizim için çal
ruhumun kalmadı bedenime inancı
lokman hekim şayet getirirse ilacı
bende ne acı kalır ne sancı
herkes gibi yine olduk yabancı
bana bir defter bırakın biraz da şarap
yanımada mendil koyun gözyaşım akacak
perdeleri kapatın içeriye bakmasın
kimseye söylemeyin bu bizim sırrımız olacak
ölüm kokusu sinmiş odamın duvarına
yüreğim bi yokuş gibi çıkılmıyor artık
ne sevda tutuyor elimden ne de güneş ısıtıyor
aşk dedikleri şey bi zamanlar candı
şimdi hatırası bile içimi üşütüyor
gözüm karanlığa alıştı
sormuşlar ardımdan nasıl iyimiydi rahmetli
çokça hüzünlü az da olsa zahmetli
bana sorarsanız kötüydü aslında
lakin içinde ki çocuğu bir görseydiniz nede merhametli
bu kalabalık neden mezarımın başında
zaman bir pas gibi işler insanın içine
önce sesini çürütür
sonra bakışlarını alır elinden
bir sabah uyanırsın
gördüğün hiçbir şey
inandığın hiçbir şeye benzemez artık
çaresiz şairin son şiir gibisin
görüyorum da kalmamış hevesin
ne uzun oldu da görüşmeyeli
anlat nasılsın iyimisin
üzüldük ayrıldık cumartesi
seni bir mezarın içine değil,
her gece yeniden doğan kabusuma gömdüm.
bir dua gibiydin, kabul olmadın,
bir intihar gibiydin, kimse durdurmadı.
seni yaşarken değil,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!