Ah! O Eski Bayramlar Şiiri - Oğuz Düzgün

Oğuz Düzgün
280

ŞİİR


2

TAKİPÇİ

Ah! O Eski Bayramlar

Hepimiz hatırlarız eski bayramları..Özlem duyarız o günlere.Çünkü o günlerde babamız vardır yanımızda, annemiz; sokakta birlikte oyun oynadığımız arkadaşlarımız vardır.Mesela, “çimenlik” dediğimiz o bomboş ve de yemyeşil arazi vardır.Boyuna top koştururuz o arazide.Tabii ki önce bütün mahalleyi hatta birkaç mahalleyi dolaşırız..Şeker, çikolata hatta para, ne bulursak toplarız ve bir yerde oturup topladıklarımızı hayranlıkla seyrederiz..Hatta arkadaşım Serkan çıkagelir o esnada:

-Almanyalı Ahmetler çok güzel çikolatalar, şekerler dağıtıyorlarmış..Hem de yanında para da cabası.

Bunu duyan bütün mahalleliler doğru Almanyalı Ahmet amcanın evine koşar.Kapıyı çalar ve bir zafer kazanmış edasıyla herkes hissesine düşen ganimeti alır.Sonra da gülerek, kahkahalar atarak yeriz bu topladıklarımızı..Paralarımız ise okulda harcamak için biriktiririz.Zira sınıfta herkes birbirine ne kadar para topladığını soracaktır.En çok para toplayan arkadaşın tartışmasız bir üstünlüğü vardır.

Belki de diyorum.Eski bayramları güzel kılan, bizim çocuk olmamızdan başka bir şey değildi.Bütün güzellikleri kendi bakış açımıza hapsedip bencillik yapma huyundan ne zaman vaz geçeceğiz? Çocuklarımızın gözünden de görebilsek güzellikleri.Onun bayramlık ayakkabıları, elbiseleri giyerken pır pır atan o küçücük yüreğiyle ilan ettiği o tatlı heyecanını bir hissedebilsek, aslında o zaman bayramların yine de güzel geçtiğini, yine de en az bizim o bayramlarda eğlendiğimiz gibi çocuklarımızın da eğlendiğini, mutlu olduğunu anlardık..

Belki de bayramların o eski neşesini kaybettiren muamma, bizim bitmek bilmeyen karamsarlığımız.Karamsar olmayı, “ah o eski bayramlar! ” diye hayıflanmayı bir kenara bıraksak da yaşadığımız şu anları doya doya, tâ hücrelerine kadar yaşayabilsek.Bencil olmaktan öte bu güzellikleri, o mutlulukları çocuklarımıza yaşatabilsek.Onlar için bayramları “Alice’in Harikalar Dünyasına” dönüştürebilsek.Tabii ki tüm dünyada savaşlar, nefretler devam edip sürerken bu bayramda nasıl sevinebiliriz? diye de düşünebiliriz.Tamam biz sevinmeyelim ama çocuklarımızın, ailemizin de mi hakkı yok sevinmeye? En azından onların mutluluğu için seviniyor, mutlu oluyor görünmek çok da zor bir iş midir?

Şu bir gerçek; belki hiçbir zaman o eski bayramlara kavuşamayacağız..Belki o günleri devamlı, hasretle yad edeceğiz.Ama bir gerçek var ki, en az çocuklarımız kadar bizim de mutlu olmaya ihtiyacımız var.Ramazan ayının bir aylık oruç çilesini böyle bir bayramla sonlandırmaya hakkımız var.Bu ödülü tüm Türkiye ile hata tüm dünya insanlarıyla paylaşmaya da hakkımız var.Dünya insanları kendi Noel Babalarını, bazı özel günlerini bizlerle hiç çekinmeden, sıkılmadan paylaşıyorlar.Bizler de bu gibi kutsal bayramlarımızı tüm dünya ile paylaşmalıyız.Acı çeken milletlerin de bütün bu sıkıntılarının bayramlara dönüşmesi için en azından bir adım atmış oluruz.Mesela, huzurevlerine gitmekle başlayabiliriz sevgimizi evrenselleştirmeye.Ardından çocuk yuvaları.

Geçen Kurban Bayramında bizi terk eden babamız bu bayram yanımızda yok.Ama onu da ziyaret edeceğiz ebedi istirahat yuvasına giderek.O, ölümsüz olan ruhunun kulaklarıyla beni duyacak, şeffaf gözleri ile de beni görecek.Belki çocukluğumdaki gibi saçlarımı okşayacak yine.Ama bildiğim bir şey var ki, beni görmekten, hissetmekten mutlu olacak.İşte bayramların güzel bir yönü de bu..Sadece diriler değil vefat eden sevdiklerimiz de mutlu oluyor.Tabii ki onları dünyada mutlu edebildiysek mutlu olacaklar..

Ne duruyorsunuz, çocuklarınızı, komşularınızı, tüm insanları mutlu edin.Üzdükleriniz varsa onların da gönüllerini alın.Bayram gerçek bir bayram olsun böylelikle..
Bayramlarımız gerçek bayramlar olsun; tatlı, sevdalı, şeker tadında bayramlar…
Hepinizin Ramazan Bayramı kutlu, mutlu ve de huzurlu geçsin hiç bitmemecesine.
Hepinize dostlarım hepinize, sevgi dolu bayramlar dilerim..

Oğuz Düzgün
Kayıt Tarihi : 22.10.2006 12:40:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Oğuz Düzgün