kavrulmuş ekinlerin üstünde
dilsiz bir ağıt gibi geziniyor;
gökyüzü
sanki suskun bir demir levha.
ne bir serinlik
ne de kuş seslerinin avuntusu...
yalnızca uzaklarda yanık ot kokusu
ve içime çöken ağır bir sessizlik var.
zaman,
kendi külleriyle yazı örtüyor,
bir mevsimin son soluğu bu:
ne tam gidiş,
ne kalışa cesaret.
ben ise
kırılmış bir saat gibi bekliyorum
dönmeyecek bir rüzgârı,
düşmeyecek bir yağmuru,
gelmeyecek bir yüzü...
ağustos,
yüreğime sığmayan susuzluk.
ve her kıyısında biraz
geç kalmışlık
biraz yorgunluk
biraz veda var.
S.GÖL
Seyrani Göl
Kayıt Tarihi : 5.8.2025 22:53:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!