Seni sevmek;
Bozkırın ortasında çiçeğe duran bir badem dalı,
Yağmurun toprağa değdiği o ilk saniye gibi aziz...
Bakışların; uykusuz gecelerimin o en emin sığınağı,
Gülüşün; ömrümün en geniş, en aydınlık yolu.
Söyleyemediğim ne varsa o dilsiz duruşunda saklı;
Öyle bizden, öyle cana yakın, öyle derin.
Geceleri ufkuma düşen o gümüşi şavk,
Senden bir muştu getirir gibi asılır boşlukta.
Yıkar bütün şehrin tozunu, kirini bir çırpıda,
Ruhumu senin o bitmek bilmez sabrına bağlar.
Kime baksam senin gölgen, nereye dönsem sen;
Gecemin tek tesellisi, gökyüzümün Dolunay akı...
Dünyanın bütün karanlığı seninle dize gelir.
Sonra bir sızı başlar göğsümün en ince yerinde,
Ürkek bir kanat sesi havalanır avuçlarımdan.
Korkarım rüzgâr eser de incinir o narin duruşun,
Korkarım bu hoyrat dünya seni yorar, seni incitir.
Hangi dala konsan orası bayram yeridir bana,
Hangi kelimeme değsen o bir Çalıkuşu titreyişi...
Benim sesim seninle güzelleşir, seninle yankılanır.
Şimdi bütün yollar sana çıkar, bütün kapılar sana açılır,
Ben seninle tamamlanırım, seninle yürürüm her sabah.
Varlığın; çatlamış dudakların suyla buluşması gibi,
Yüzün; bir ozanın hiç bitmeyecek o en duru mısrası.
Varsın devrilsin takvimler, varsın geçip gitsin yıllar;
Bizim sevdamız her gün yeniden, her gün daha taze başlar.
Sesin; içimde hiç susmayan o en mukaddes şarkı,
Ellerin; bir el gibi uzanır gurbetteki yalnızlığıma.
Seni sevmek; bir ömür sürecek o kutlu, o büyük yürüyüş,
Nefes aldıkça içimde büyüyen, hiç sönmeyecek o ateş.
Sen varsın ya... Artık gurbet değil bu dünya benim için,
Sen varsın ya... Artık her yer memleket bana.
Kayıt Tarihi : 18.12.2025 01:09:00
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.




Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!